Giriş
(6)

Yukselen Burc Hesaplama ### (Online tools)

imelih
Bi bakarmisiniz arkadaşlar dogru gösteriyor mu?https://bit.ly/2QG85JlSizin gunes ve yukselen burcunuz ne
Bi bakarmisiniz arkadaşlar dogru gösteriyor mu?

bit.ly

Sizin gunes ve yukselen burcunuz ne
0
imelih
(27.09.18)
hayır, yanlış gösteriyor.

en doğru hesaplayan site yorumcu.com
0
nice tnetennba
(27.09.18)
Burcum ikizler yükselenim boğa idi ama burada koç diyor bilemedim.
0
bokmuhendisi
(27.09.18)
Burcum balık.
Yükselenimi boğa bilirdim ama yengeç diyor. Bence bu site yanlış.
0
Amaranta ursula
(27.09.18)
Daha önceden de bakmıştım ama yükselen burcumu unuttum.

Sorudaki linke tıkladım. Burcum yay, yükselenim oğlak.


Yabancı site de oğlak burcu diyor yükselenim için.
0
m e b
(27.09.18)
Ne yazdiysam vazgeciremedim, yükselenimin koc olduguna ikna olmus. Yanlis veriyor.
0
buf-e kür
(27.09.18)
Güvendiğim tek site bu, tavsiye ederim.

www.astro.com
0
sankigibibiraz
(28.09.18)
(7)

isviçre gezilecek yerler ve tavsiyeler

nucleon
merhabalar,isviçre basel e gidiyorum. bu mevsimde nasıl olur oralar?gezilebilecek yapılabilecek aktivite önerileriniz neler olur?alplere gitmek istiyorum aslında en kötü tren turu, buralara daha önce gitmiş olup tavsiye verebilecek birileri var ise sevinirim doğrusu :)
merhabalar,

isviçre basel e gidiyorum.

bu mevsimde nasıl olur oralar?

gezilebilecek yapılabilecek aktivite önerileriniz neler olur?

alplere gitmek istiyorum aslında en kötü tren turu, buralara daha önce gitmiş olup tavsiye verebilecek birileri var ise sevinirim doğrusu :)
0
nucleon
(27.09.18)
Basel güzel olur, çok soğumadı daha. Öğrenciler de gelmiştir, şehir biraz canlanmıştır. Maalesef yüzme sezonu için biraz geç kaldınız, yoksa yapılacak en güzel aktivite tertemiz Ren’de kendini akışa bırakıp yüzmek, sonrasında da çıkıp bir kokteyl içmek. Oberbasel bölgesinde doğaya kaçmalık alternatifler çok. (Soyle ki: www.myswissalps.com)


Aslında Basel’den Güney Almanya rotalarına bakmak daha mantıklı. Bisiklet kiralayip Basel´den Fransiz ve Alman koylerine gidebilirsiniz. Bir 30-40 dk. sürüyor, Almanya´ya giden yol ormanin icinden geciyor, tilki gormustuk gece.

Basel´de kalinacaksa Güney Almanya´yi kesfetmek hem vakit acisindan daha mantikli olabilir, hem de çok daha ucuza gelir. Titisee cok guzel mesela. Güney Almanya - Isvicre sinirlari yakinda sarap turlarina da cikabilirsiniz. (Karaorman Bölgesi: www.schwarzwald-tourismus.info)

Birkaç gününüz varsa Seealpsee çevresine bakın: www.oberstdorf.de

Alpler Lugano’ya doğru nefes kesici olmaya başlıyor. Italyan İsviçre’si zaten başlı başına muhteşem. www.luganoregion.com


Ek: Linkler.
0
buf-e kür
(27.09.18)
teşekkürler tavsiyeleriniz için.

konaklama ve tren biletleri için de bilgi verebilir misiniz?
0
🌸nucleon
(28.09.18)
Isvicre de tren kullanicaksabiz onceden bilet alin. Ayrica gittiginiz otellerde bazen 1 gunluk ucretsiz sehir karti veriyorlar (Bern de boyleydi) otobusler vs bedavaydi.

Araba kiralama imkaniniz varsa araba kiralayin en mantiklisi size yer onerilerinde bulunayim. Hatta ozel mesaj atarsaniz daha detayli bilgi vermeye calisayim
0
Boris
(28.09.18)
perşembe öğleden sonra işim bitecek ve gezmeye başlayacağım, donüş cmrtesi 18 uçuşu olsa çok mu acele olur yoksa yeterli olur mu?

aslında daha da kalayım istiyordum ama çokta pahalı bir yer.
0
🌸nucleon
(28.09.18)
Bir günde, ancak Basel'i gezersiniz zaten. Freiburg'a gidebilirsiniz ya da güney Karaorman Bölgesindeki herhangi bir yere... Kalkıp bir gün için Lugano'ya, Interlake bölgesine gitmek çok yorucu ve çok pahalı olabilir.

Verdiğim linkte direkt rotayı hesaplıyor, googlemapse yönlendiriyor. Orada hangi trene bineceğinizi görürsünüz.
Mesela: www.google.com!3m1!4b1!4m9!4m8!1m5!1m1!1s0x479049c72769304f:0x361ceb70f36d8a90!2m2!1d7.5885761!2d47.5595986!1m0!3e3

Konaklamayı bookingden yapıyorum ben çoğunlukla. Basel'de konaklama pahalı gelirse, Weil am Rhein şehrine bakın, bisikletle yarım saat sürüyor Basel merkezine ulaşmak.
Tren bileti için -- bahn.de ve sbb.ch
0
buf-e kür
(28.09.18)
Basel’den Almanya’ya ve Fransa’ya geçebilirsin. Üç ülkenin sınırına gidersin, köprü ve iskele var. Bir taraf Almanya bir taraf Fransa bir taraf İsviçre. Basel şehir merkezinin çok bir olayı yok. Katedrale gidebilirsin. Bar rouge’a çık. Luzern çok güzel, oraya git. Schaffhausen var, şelale. Almanya tarafı karaorman. Fransa Colmar yakın. Tripadvisor yükle.
0
Lim5
(28.09.18)
bu mevsimde de her zaman olduğu gibi şahane olur :)

luzern'e gidebilirsen çok tatlı olur bence, schaffhausen'daki şelale de iyi rheinfall.

trenle nereye gidersen git çok keyifli oluyor zaten. hatta tren garlarındaki güzel güzel alkoller satan bi yerden al şarabını, trende takıl :)

bi de beni de alsana :D
0
elloweeth
(28.09.18)
(9)

Son Yıllardaki Sinema Yapımları Neden Çok Kötü?

bos gezenin bos ustasi
2000'lerin başında ve öncesindeki filmlerdeki kaliteyi pek bulamıyorum yeni filmlerde. Sürekli bir kendini tekrar etme, sürekli bir süper kahraman konsepti son 5-6 senedir birkaç özgün yapım haricinde sanki sinema yerinde sayıyor. Senaryolar kötü, dövüş sahneleri bile kötü. Bir Matrix'teki dövüş sah
2000'lerin başında ve öncesindeki filmlerdeki kaliteyi pek bulamıyorum yeni filmlerde.

Sürekli bir kendini tekrar etme, sürekli bir süper kahraman konsepti son 5-6 senedir birkaç özgün yapım haricinde sanki sinema yerinde sayıyor.

Senaryolar kötü, dövüş sahneleri bile kötü. Bir Matrix'teki dövüş sahnelerinin kalitesine bakıyorum bir de 2012 ve sonrasına, yok yahu eski tadı yok.

Oyunculuklar desek onda da pek bir numara yok sanki. Altın jenerasyon olarak düşündüğüm o Edward Norton, Di Caprio, Keanu Reeves, Johnny Depp, Matt Damon, Orlando Bloom vs yaşlandı artık ama yerlerine yenisi de gelmedi. Geldi de bizim mi haberimiz yok ya da?

Noldu böyle?
0
bos gezenin bos ustasi
(27.09.18)
geldi de haberin yok.
klasik nostalji sevdası, normal. sinema adına endişelenmene gerek yok, yolunu buluyor. hatta mainstream sinemadan ilgisini bağımsız yapımlara kaydırıyor yeni yetişenler, amerikadaki sinema sektörü bile bağımsız sinemaya kaymaya başladı. sinemayı sanat dalı açısından değerlendirdiğinde iyiye gidiyor bile.
0
Bruce
(27.09.18)
indie ve mainstream sinema eskiden daha kol kola giderken artık bıçakla kesilmiş gibi birbirinden ayrıldı.

mainstream sinema net biçimde alt yaş gruplarına ve düşük profilli insanlara eğlence sunan bir varyete haline geldi. sanata sırtını çevirdi, bundan da rahatsızlık duymuyor. prodüksiyon şirketleri, yönetmenler, oyuncular, dağıtımcılar vs. eskiden kazandıklarından daha fazla kazanıyor.

içinde sanat olan bir filmi şu dönemde mainstream'e sokmak imkansız. hiçbir şirket ne kadar kazandıracağı önceden belli olan bir jason statham, liam neeson, dwayne johson vs. filmine ya da daha büyük bütçeli süper kahraman filmine para yatırmak dururken gidip de bir fight club'a, plup fiction'a, ne bileyim goodfellas'a falan yatırmaz. adamlar da iş yapıyor, enayi değiller. sinemaya giden izleyici profili de değişti. gerçi bu saydığım filmler çıktıkları dönemde zaten bu kadar büyük değillerdi, kült olmak uzun bir süre gerektiriyor ama bu apayrı bir konu.

20 sene öncesinin iyi yönetmenleri artık ya prodüktörlük yapıyor, ya da kendi filmini kendi parasıyla çekiyor. yine mainstream değil. özel ilgi alanın değilse çoğundan haberin bile olmaz.

yeni oyuncular geliyor ama elinde tüfek tutan cgi rakunun yanında oynattıkları için oyunculuklarını gösteremiyor. özellikle marvel ve dc tüm yeni jenerasyonu kapatmış durumda. çoğunu ben de tanımıyorum. bir de şu var ki dediğin dönemler otör sinemanın hala var olduğu yıllardı. şu devirde her şey bu denli profesyonelleşmiş, oyuncuların film çekimine harcayacakları saat bile kontrata yazılmaya başlanmışken kimse kubrick gibi bir filmi 10 ayda çeken, oyuncusundan ışıkçısına bütün seti delirten manyak adamların tribini çekmez. vakit ve para kaybı. diğer tarafta çok daha temiz ve pahalı iş var. yeni oyuncuların hipnotize olmuş gibi süper kahraman filmlerine yönelmesinin sebebi bu olsa gerek.

kısacası, eskinin sineması artık entertaintment, gerçek sinema da indie sinema oldu. indie sinema pr yapmıyor, zaten çoğu film türkiye'de vizyona bile girmiyor. o yüzden iyi film izlemek için artık çaba sarf edip araştırmak lazım, önüne getirmiyorlar.
0
sir gawain
(27.09.18)
@sir gawain +1
ayrıca sinemada ROI (return on investment) süresi çok kısadır diğer sektörlere göre
ortalama filmi 6 ayda çekseniz, 3 ay da vizyonda kalsa yatırımınızın geri dönüşünü 9 ay sonra toplamaya başlıyorsunuz. bir çok sektörde bu süre uzun yıllarla ölçülüyor.
nakit sahipleri de bu sektöre yatırım yapıyor, ne kadar çok filmle yatırım yaparlarsa yüksek gelir elde etme ihtimalleri artıyor, bu kadar çok film olunca kalite de düşüyor
0
superb
(27.09.18)
Bence bağımsız sinema adına daha güzel bir dönemdeyiz. Oyunculuk olarak da gayet iyi oyuncular yetişiyor. Matrix serisinde keanu reeves'in mesela iyi bir oyunculuk sergilediğini söyleyemem. Şu an çok daha iyi oyunculuk örnekleri var.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(27.09.18)
bence her sey ayni seyrinde devam ediyor. Sanirim sorun artik daha cok film cekilmesi.

Yani ben bir ara dovus filmi furyasi hatirlarim. Sonra gelen romantik film furyasi. Simdi de super kahramanlar. Oluyor boyle.

Ama onun disinda ben sinemaya sanat olarak bakip entertainment kismini es gecmeyi cok sevmiyorum. yukaridaki ornekler gibi fight club olsun efendim pulp fiction olsun bunlar gayet de buyuk isimler oynatan entertainment sinemasi ama bu daha derin degerler tasidiklari gercegini degistirmiyor tabii ki.

ama bence bir diger sorun da herkesin her sey hakkinda konusabilmesi. Yani eskiden filmleri sadece belli baslardan dinlerdin. elestiriler oneriler bu film olmus veya olmamislar belli kriterlere gore secilirdi falan. simdi sosyal medya, elde twitter su bu olunca buyuk butceli filmlerin bu tebaaya gore cekilmesi de normal. o arkadaslar da malum papaya incil oku diyen insanlar cogunlukta.

ama ben super kahraman filmlerini seviyorum. cgi ile bir alip veremedigim yok. yani herkesin cok sevdigi heath ledger'in jokeri de bir super kahraman filminde mesela. her sey dozunda oldugu muddetce cagin getirdiklerinden zevk almak en guzeli.
0
tanaka
(27.09.18)
/Bruce yeni yapımlardan beğendiklerini yazar mısın izleyip biz de mutlu olalım madem. Karı koca evde hangi yeni yapım filmi izlesek kabız oluyoruz. Sorun bizdedir belki.
0
🌸bos gezenin bos ustasi
(27.09.18)
Ben hala koşa koşa takip ettiğim isimleri izlemeye gidiyorum.

Genel kanısı sinema izleyicisinin, bence dediğin gibi değil. Geçen sene İstanbul'da iki film festivalinin filmlerine gidebilme şansı yakalamıştım ve orada da insanlar bilet için deliler gibi kuyruğa giriyorlardı. Kimse yapılan işi beğenmese ve kimsenin yeni sinemadan umudu olmasa, kalkıp o sıralara girilmezdi bence.

Matt Damon, Orlando Bloom... bu isimleri takip etmiyorum, beni heyecanlandırmıyorlar. Diyeceğim o ki, çok subjektif bir konu. S. Lee seviyorsundur belki? Onun yeni filmine bakabilirsin?

Geçen sene Haneke, Coppola, Lanthimos gibi isimlerin yeni filmleri gösterildi. Östlund zevkten bitirdi, gebertti izleyiciyi. Yeni sinema daha ne yapsın? Dün Todos lo saben'i izledim, geçen hafta Ali Abbasi'nin Border'ini. Bu Kasım'da NBC filmi için Hollanda'ya gideceğim, Almanya'da hala ne zaman gösterileceği belirlenmedi çünkü. Kısacası, beni hala heyecanlandırıyor sinema ve bu seneden de çok umutluyum.
0
buf-e kür
(27.09.18)
@bos gezenin bos ustasi, geçişin kolay olsun diye izlemesi daha kolay amerikanvari bağımsızlardan söyleyeyim, hoşunuza giderse oradan devam edersiniz zaten. arlarında her türden film var, biraz bakınıp seçersiniz artık...
captain fantastic, the lobster, le tout nouveau testament, ex machina, district 9, raw, it follows, busanhaeng, true grit(en bağımlı bu aralarında ama güzeldir), what we do in shadows, pan's labyrinth, maps to the stars, split(bu da bağımlı), white bird in a blizzard, the neon demon, drive, thelma
0
Bruce
(27.09.18)
senaryolar bence de çok kötü, ama bu hızlanan dünyanın etkisi bence. Sevdiğimiz filmler 1980-90'lı yılların filmleri ve öyküleri. 2000'den sonra ise internet jenerasyonuna uygun filmler yapılmaya başlandı.

Bak çok net örnek vereceğim, ilk Jumanji filmi dramatik yapısı olan, Campbell'in "Hero's Journey" muhabbetine uygun, baba-oğul (aile) ve arkadaşlık ilişkisine fantastik bir yerden bakan aslında baya baya dolu bir film.

Şimdi gel 2017 yapımı "Jumanji: Welcome to the Jungle"ı izleyelim. Bugünün gençliğinin seveceği aksiyonlarla donatılmış ve bilgisayar oyununa girip role playing yapmalı bir dünya kurulmuş. Tamam güzel. Peki duygu ve karakter derinlikleri nerede? Yok. Sadece karşı cinsle iletişim kuramayan karton bir oğlan ile karton bir kız ve birkaç yan karakter daha var.

Dramatik yapı için uğraşılmıyor artık, anlatmak isteyip anlatamadığınız şey bence o.

Herkesin gidip "Her Şey Çok Güzel Olacak"ı bu kadar sevmesinin, mesela benim "As Good As It Gets"e bayılmamın sebebi bu. Ki Hollywood oyuncuları bile söylüyor, eskiden orta (ne blockbuster ne bağımsız) filmlere yer vardı. Bunlar yenilikçi filmlerdi. Şimdi bunların yapılması maddi olarak imkansız.(bir oyuncu demişti ama kim hatırlamıyorum)

Çünkü 150+ milyon dolarlık süper kahraman filmi yapmazsan tutmuyor. Bağımsızlar da kendi festivallerinde kendi çaplarında dolaşıyorlar.

Eğer 90'lar bugünkü kafayla yönetilseydi çok sevdiğimiz bir çok film çekilemezdi.

Ama tabii her dönem kendi tarzını yaratır, zamanının ruhu falan filan. Bu dönemden de "ah be ne filmdi" diyeceğimiz şeyler çıkacaktır.

son yıllarda en sevdiklerim: safety not guaranteed, a cure for wellness, little death, mother!, le tout nouveau testament,
0
nhk ni youkosu
(27.09.18)
(12)

En çok hangi harfi telaffuz etmeyi seviyorsunuz?

Bu ne ya?
Söylenişi size zevk veren harf var mı?
Söylenişi size zevk veren harf var mı?
0
Bu ne ya?
(25.09.18)
z
0
killerbee
(25.09.18)
J çünkü karizmatik. O harfini ise seksi dudaklarımı ortaya çıkardığı için seviyorum.
0
Bruce
(25.09.18)
Ğ
0
eylul
(25.09.18)
r
0
der meister
(25.09.18)
h ve r.
0
m e b
(25.09.18)
Harfi telaffuz edemezsiniz, hançereden çıkan ŞEYE ses denir. Ses ve harfi karıştırmışsınız.

Benimki kusmalı r sesi, küçükdil ünsüzü: upload.wikimedia.org
0
buf-e kür
(25.09.18)
K. Bastira bastira soyluyorum.
Ornek: Kkkel! Imama gel.
0
stavro
(25.09.18)
Söyleyemediğim r leri :)
0
curukturpkokusu
(25.09.18)
s
0
xvyz
(25.09.18)
S ve Ş
0
perfectum
(25.09.18)
yumuşak g :)
0
vasilias
(25.09.18)
G.

Napıyon Gııı, goyduk mu?, goyulur mu? bazen konuşurken k harflerini g yaparak konuşuyorum efsane güzel oluyor.
0
eazy
(25.09.18)
(8)

Kadıköy için bar tavsiyesi lütfen

yuki
Cuma akşamı 5-6 moruk arkadaş (50-60 yaş) bira içip sohbet edebileceğimiz, çok gürültülü olmayan bar/cafe önerileriniz lütfen.
Cuma akşamı 5-6 moruk arkadaş (50-60 yaş) bira içip sohbet edebileceğimiz, çok gürültülü olmayan bar/cafe önerileriniz lütfen.
0
yuki
(24.09.18)
Cuma akşamı çok gürültülü olmayan bar filtresi bütün barları eliyor malesef.
0
datnet
(24.09.18)
harp irish pub; eski alkımın karşısında kalıyor
modada güverte var bi de ama son zamnlarda hizmet kalitesi oldukça düştü

sırf yaşlılar gidiyor diye akdeniz cafeye gitmeyin lütfen
0
jimjim
(24.09.18)
moda aksi bar.
0
since1907
(24.09.18)
kutu kafe pub aradığınız yer
0
kisa
(24.09.18)
balona yakın sayılır, shine
0
karjalainen
(24.09.18)
Disarisinda oturursaniz Ayi gibi populer yerler dahi cekilebilir aslinda, ama cuma aksami olmasi isleri zora sokuyor. Starbucks karsisindaki Cape bir alternatif olabilir, cünkü asiri dolu olmuyordu ve gürültü sorunu yoktu.
0
buf-e kür
(24.09.18)
naturel sam, yalnız erken gidip yer kapmanız lazım, iç kısmı gürültülü olabilir bilemedim.
0
yuto
(24.09.18)
Ben de Zeytin diyeyim. Arkada bahçesi var, güzel.
0
yirmisantim
(24.09.18)
(7)

İstanbul'daki en iyi yemekler (lahmacun/icli kofte/perde pilavi/baklava...)

fakyoras
Selam,Sorum "bana gore istanbul'da en iyi x'i yapan restoran y'dir" deki x ve y'yi doldurmaniz. Cok subjektif bir alan, yorumlarinizi bekliyorum. Benim aklima gelenler:En iyi paca corbasi: fatih kiz tasindaki hayat lokantasiEn iyi perde pilavi: kadin pazarindaki sur ocakbasi (bir tek orda yedim :/ )
Selam,

Sorum "bana gore istanbul'da en iyi x'i yapan restoran y'dir" deki x ve y'yi doldurmaniz.
Cok subjektif bir alan, yorumlarinizi bekliyorum.

Benim aklima gelenler:
En iyi paca corbasi: fatih kiz tasindaki hayat lokantasi
En iyi perde pilavi: kadin pazarindaki sur ocakbasi (bir tek orda yedim :/ )
En iyi icli kofte: aksaray meydandaki urfali haci baba
En iyi baklava: pendik gaziburma
En iyi lazanya: kadikoydeki paul's lasagna
0
fakyoras
(23.09.18)
En iyi lahmacun: güngören hizmet kardeşler (kasabın yeri)

Ek olarak aynı bölgedeki çetin ustanın kebapları ve içli köftesi mükemmel.
0
six packsiz
(23.09.18)
En iyi ahtapot: misina (fenerbahçe)
En iyi cheesecake: b blok (akaretler)
En iyi pancar cipsi: finn (karaköy)
0
irene
(23.09.18)
"yediğim en iyi" şeklinde yazmak gerekirse:

en iyi hamburger: eminönü virginia angus.
en iyi cağ kebabı: kartal sahildeki erzurum sofrası.
en iyi adana dürüm: bağlarbaşı'nda adını hatırlamadığım hatay'lı dayının işlettiği mekan. ya da tarlabaşı'ndaki dürümzade.
en iyi su böreği: beyti restoran.
0
zgrydn
(23.09.18)
Gecen seneden aklimda kalan:

En iyi tabuleh ve gazpacho: Nicole
En iyi amerikan tipi tatlilar: Bi´ nevi deli
En iyi zeytinyagli büfe: Pasaj cook book

Ek: En iyi hamurisleri: Annasbakery
0
buf-e kür
(23.09.18)
ben nispeten daha az bilinenleri yazayım, yukarıda söylenenler ve diğerlerini internette biraz arayınca buluyorsun zaten.
en iyi waffle: mr. burry waffles
en iyi abhaz yemekleri: sılaşara
en iyi kaburga burger: havandan by beff gourmet
çok iyi hot dog: superfriends
en iyi napoliten pizza: pizzeria il pellicano
çok iyi sandviç: 86'd deli sandwiches
çok iyi ekşi mayalı hamur ürünleri: jüli bakery
çok iyi sütlü tatlılar/klasik pastane ürünleri: seval pastanesi çengelköy
çok iyi fine dining: nicole
0
Bruce
(23.09.18)
En iyi lahmacun ve icli kofte: gakkos usta kiziltoprak
0
kuehles blondes
(23.09.18)
En iyi lahmacun: çığır (aksaray)
En iyi içli köfte ve kebap: bağdat kebap cezayirin yeri(güngören)
En iyi hamburger: retro burger(gayrettepe)
0
goodman
(23.09.18)
(3)

Sürekli insan yalayan köpek

Bruce
French bulldog, dişi, 6 aylık ve son 2-3 haftadır her gördüğü insan bölgesini yalıyor. Çorap olur, el olur, bacak olur, tişört olur, kol olur surat olur. Tanımak tadına bakmak için gibi de değil, sanki sevdiği bir şeyi yalar gibi. Bana bir sorun belirtisi gibi geldi, sizce?
French bulldog, dişi, 6 aylık ve son 2-3 haftadır her gördüğü insan bölgesini yalıyor. Çorap olur, el olur, bacak olur, tişört olur, kol olur surat olur. Tanımak tadına bakmak için gibi de değil, sanki sevdiği bir şeyi yalar gibi. Bana bir sorun belirtisi gibi geldi, sizce?
0
Bruce
(23.09.18)
''Ben zararsızım, bebeğim.'' işaretidir, sevgi showu dendi bana. Ama istenmiyorsa bu hareketi, durdurmanız, istemediğinizi açıkça ifade etmeniz gerekiyor, yoksa bu bebeklik davranışını sürdürebilir. Erken anne ve kardeşlerden koparıldıysa, yeterince sosyalleşmediyse, küçükken köpeklere göstereceği davranışları insanlara gösteriyor belki?

Benimki hiç yapmıyor, 5 aylık halbuki, kıskandım.
0
buf-e kür
(23.09.18)
@buf-e kür evet erken koptu annesinden.

En baştan beri yapmadığı, yakınlarda ortaya çıktığı için sorun gibi geldi. hani bilmem ne eksiği olan çocuklar sümük, toprak yiyor ya, ya da turist ömer'deki tuz canavarı, oraya gitti aklım.

Hayır gıdıklanıyorum bi de, kıyamıyorsun namıssıza lap lap diye dolaşıyor etrafta.
0
🌸Bruce
(23.09.18)
Google kanser değil ama obsessive compulsive diyor.

Davranış sorunu olarak görülecek derecedeyse, iyi sosyalleşmiş köpeklerle vakit geçirmesini sağlayın?
0
buf-e kür
(23.09.18)
(2)

Taschen kitaplarına sahip olan nomıssızlar

efreet sultan
1- Hangi kitaplar var elinizde?2- Ucuza nasıl temin edilir bunlar? D&R satıyor tek tük ama pahalı, Pandora da öyle.
1- Hangi kitaplar var elinizde?
2- Ucuza nasıl temin edilir bunlar? D&R satıyor tek tük ama pahalı, Pandora da öyle.
0
efreet sultan
(23.09.18)
Yurtdışında bit pazarından 5euro civarına aldığım 10 kadar kitap var elimde hepsi ingilizce ve eski :)
0
fasulyek
(23.09.18)
Yayınevi olan Taschen? Öyleyse: gen.lib.rus.ec
0
buf-e kür
(23.09.18)
(6)

günde kaç gr yoğurt yenmeli?

binder dandet
Anneciğim sağolsun ev yapımı yoğurda boğdu bizi, kavanoz kavanoz yemekteyiz .Bir zararı olur mu aşırı tüketmenin? günde atıyorum 1 kg yesek ne olur :)not: Çok iyi bir tarif buldu, isteyenlerle paylaşabilirim
Anneciğim sağolsun ev yapımı yoğurda boğdu bizi, kavanoz kavanoz yemekteyiz .

Bir zararı olur mu aşırı tüketmenin? günde atıyorum 1 kg yesek ne olur :)


not: Çok iyi bir tarif buldu, isteyenlerle paylaşabilirim
0
binder dandet
(22.09.18)
Hicbisi olmuyor :) Aksine sacma sapan islenmis gialari yemekten cok daha iyi. Bagirsaklarinizi mutlu edersiniz :) Bizim evde de kisi basi 1kg tuketiyoruzdur herhalde gunluk. Kemik erimesi sikintisi var, herkes cilginlar gibi kalsiyum alcak seyler tuketiyor D-vit yaninda :)
0
superfluid
(22.09.18)
Paylaşsana
0
fasulyek
(22.09.18)
Demir eksikligi. Demir emilimini bloke ediyor. bkz: Iron Absorption
0
buf-e kür
(22.09.18)
ev yoğurdu iyidir. bir ayarı olduğunu zannetmiyorum.
0
silver apple
(23.09.18)
tarif için yıldızladım duyuruyu
0
telaffuzu cok tatli fransizca kelime
(23.09.18)
süt alınır (dışarda satılan sütü alıyor anam, sütün kalitesi oldukça önemli)
Kaynamaya bırakılır, kaynayınca 5 dk daha kaynatılır.altı kapatılır.ılımaya bırakılır. sonrasında küçük parmak ısıya dayanacak kadar soğuması beklenir. ---ötede bir kaba evvelden buzdolabından cıkmıs ılık mayaya bir kesme şeker bir tutam tuz eklenir-- ılımış süte katılır ve karıştırılır.kavanozlara(steril olması önemli) doldurulur. kapakları kapatılır. 4 saat üstü örtülüp bekletilir-kapaklar açılır ve dolaba alınır . ertesi gün kapaklar tekrar kapatılır. gündüz yapılırsa 5-6 saat sonra kapatılır kapaklar.

bu yolla acaip sert ve lezetli bir yogurt elde ediyoruz.
0
🌸binder dandet
(23.09.18)
(10)

sevdiğiniz, tavsiye ettiğiniz komedyenler

MtKrt
özellikle yabancı komedyenlerden (varsa altyazılı videolarını) tavsiye verir misiniz?
özellikle yabancı komedyenlerden (varsa altyazılı videolarını) tavsiye verir misiniz?
0
MtKrt
(22.09.18)
George Carlin 'You are all diseased'

unutulmazfilmler.online
0
himmet dayi
(22.09.18)
bill hicks ve louie ck.
0
000000
(22.09.18)
george carlin youtu.be

bill hicks youtu.be

ricky gervais youtu.be

louis ck youtu.be

chris rock youtu.be

doug stanhope youtu.be

bill burr youtu.be
0
blackmamba
(22.09.18)
anthony jeselnik
bill burr
jim jefferies

hepsi netflix'te var.
0
nice tnetennba
(22.09.18)
Daniel Sloss'un Live Shows serisine çok güldüm ben yakın zamanda. Youtube'daki videoları falan güzel değil de, Netflix'teki güzel.
John Mulaney, Anthony Jeselnik, Chris D'elia, Marc Maron, eğer çok garip bir espri anlayışınız varsa Demetri Martin ve James Acaster, müzikle karışık şeyleri seviyorsanız Bo Burnam ve Fred Armisen.
0
sopiro
(22.09.18)
stephen merchant var.

hello ladies stand-up'ı iyidir. ricky gervais ile geyikleri de iyi. youtube'da bolca video var.
0
avianthem
(22.09.18)
Gary Gulman
0
kulagina kupe olsun
(22.09.18)
Max Amini
Tiffany Haddish
0
chitosan
(22.09.18)
Gad elmaleh
0
chezsoi
(24.09.18)
Coco'nun cogu videosu altyazılı: www.youtube.com
0
buf-e kür
(24.09.18)
(7)

Bu kediye ne yapmalı

mojiziku
Şimdi yakın bir arkadaşımın kedisi var. Van kedisi, 6 aylıkken aldı 8 9 aylık dişi bir kedi.Kedi geldiğinden beri hiç sevemedi sanki evi,sahibini. Hep mutsuz. Arkadaşım da sanırım bu durumdan dolayı delirmek üzere çünkü kediyi çok seviyor ama kedi bizimki eve gelir gelmwz saklanıyor. Kapıyı açıyoruz
Şimdi yakın bir arkadaşımın kedisi var. Van kedisi, 6 aylıkken aldı 8 9 aylık dişi bir kedi.

Kedi geldiğinden beri hiç sevemedi sanki evi,sahibini. Hep mutsuz. Arkadaşım da sanırım bu durumdan dolayı delirmek üzere çünkü kediyi çok seviyor ama kedi bizimki eve gelir gelmwz saklanıyor. Kapıyı açıyoruz yatan kedi kalkip tv arkasına gidiyor koltuk arkasina giriyor masanin altina giriyor oda değiştiriyor hatta gidip kuma yatıyor.
Sanırım birkaç defa bizimki de vurdu kediye delirip, öyle anladım ben.

Kedi ne oynuyor me kucağa geliyor ne baska bir şey. Ve yemek de yemiyor artık doğru düzgün. Hep soğuk bir kediydi ama artık mutsuz ve daha soğuk kedi


Ne yapmalı sizce, ödül mamalari yaş mamalar oyuncaklar falan hiç ilgisini çekmiyor
0
mojiziku
(21.09.18)
belki başka kedisi olan bir insanın yanında uzun vadede alışır.
0
killerbee
(21.09.18)
arkadaşın kediyi huzursuz ediyordur. vardır yaptığı bir şeyler. fazla sıkıştırıyordur, fazla sert davranıyordur vs.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(21.09.18)
normal değil mi? bir hayvan söz konusu. medeni ya da evcil olmak zorunda değil. hayvanın evde yaşamı sevmeme hakkı var.
0
ya ben lan neyse
(21.09.18)
@ya ben lan neyse, doğru diyorsun ama ne yapmalı. Sokak yüzu görmemiş 9 aylık kediyi sokağa bıraksa ne hale gelir.

@proletarier çok seviyordu kediyi ama geldiği günden beri kedi onu çok sevmedi. Ben gittim mesela eve ilk geldiği gün, benimle daha tatlı anlaştı. Durdu oyun oynadı falan. Ama arkadaşımı ilk geldiğinde de çok sevemedi bence. Sonra da böyle devam etti. Üstüne düştükçe de iyice uzaklaştı.


@killerbee onu ben de düşündüm. Sıcak kanlı kedim var bebek ve oyuncu. Onun yanına alsam 1 2 hafta falan birlikte takilsalar diye düşündüm.
0
🌸mojiziku
(21.09.18)
tabi artık sokakta ölecekse sokağa bırakmak ölüm olur.

sizi sevmişse sahibiyle sorunu var belli ki. sahibini değiştirmek lazım.
0
ya ben lan neyse
(21.09.18)
kedinin bakımıyla kim ilgileniyor ? kedi görüsn mama kabını arkadaşınıızn doldurudğunu fln
0
oscar
(21.09.18)
Kediyle asiri ilgilenmesin. Bu Van kedilerinin genel ozelligimi bilmiyorum ama gorduklerim hep soguklardi.

7 senelik Van kedisi arkadasima bir kere sokulmamis. Ayni evde 2 gün kaldim ve gormezden geldim kediyi. Sabah hayvan beni elimi kolumu yalayarak uyandirdi. Sahibi sinirden aglacakti. Sürekli dokunmak isterse kediye, kedi bundan rahatsizlik duyuyor ve rahat hissetmiyordur.

Ya da ev degisikliginden dolayi depresif davraniyordur. Kediler yer degistirmeyi sevmezler. Cok genc oldugu icin 2. kedi ile sosyallesebilir, ona uyum saglayabilir.
0
buf-e kür
(21.09.18)
(2)

kahve yanina sandvic

dedim ben sana
Sabah yemelik nasi bisey hazirlayayim? Et urunleri olmasin mumkunse icinde piyanist sarbon vakalari falan var malum.
Sabah yemelik nasi bisey hazirlayayim? Et urunleri olmasin mumkunse icinde piyanist sarbon vakalari falan var malum.
0
dedim ben sana
(21.09.18)
Humus, grill tavadan sebze(biber, patlican ve domates mesela. bir gün oncesinden grill edilmis de oluyor.) icine de biraz taze yesillik.
0
buf-e kür
(21.09.18)
Her çeşit peynir, krem, süzme, ezine, kaşar... seviyorsanız süzme yoğurt da sürebilirsiniz ekşimsi tat verir sandviçe, hem de tok tutar.
Ekmeği salçalı sos ile ıslatabilirsiniz. Ya da tamek'in kahvaltılık sos'u vardı salça kıvamında, cevizli falan, küçük cam kavanozda satılıyor ondan sürebilirsiniz.
Uzun bi yaprak marul, salatalık, domates.
Ayıklanmış zeytin(bu beni kalbimden vuruyor)
Ekmek de çavdarlı çekirdekli falan olsun, mis.
0
megalomaniac
(21.09.18)
(9)

Küçük evde köpek beslemek

sos fistik olsun mu
1+1 bir evim var ve bir köpek almak istiyorum. labrador cinsi büyük bir köpeğe çok mu zulüm olur? sabahları işte olduğumdan sadece akşamları yanında olabileceğim.aynı soru jack russell için de geçerli. labrador olmazsa jack russell olur mu?
1+1 bir evim var ve bir köpek almak istiyorum. labrador cinsi büyük bir köpeğe çok mu zulüm olur? sabahları işte olduğumdan sadece akşamları yanında olabileceğim.

aynı soru jack russell için de geçerli. labrador olmazsa jack russell olur mu?
0
sos fistik olsun mu
(21.09.18)
evin büyüklüğünden ziyade hayvan tüm gün evde yalnız kalacaksa evet eziyet olur. aynı şey jack russell için de geçerli, cinsten bağımsız söylüyorum.
0
veritaslibertas
(21.09.18)
bu senaryoyu daha önce gördüm desem. arkadaşım 1+1 evde oturuyordu ve labrodor aldı. sonuç 6 ay sonra başka bir arkadaşına verdi.
0
fernandoenes
(21.09.18)
bence 1+1 çok ufak her köpek için ufak hemde.

ayrıca köpeklerin boyutuna nazaran günlük olarak enerjilerini atması gerekiyor.

yani sen günde 4 defa en az yarım saat gezdirebilirsen, oynatabilirsen, çevrende koşturbileceği oynayabileceği yer varsa tamam


eğer günün çoğunu işte geçiriyorsan, sadece akşamları eve geliyorsan ve senden başka ilgilenecek insan yoksa kesinlikle alma.

çok büyük eziyet.

kedi de alma, köpek de alma. ilgi alakaya muhtaç hayvanlar.

ayrıca iyi zamanları değil kötü zamanları da düşünmen lazım.

kedi köpek bakmak ekip işi.

tatile gidicen götüremezsin, bi yere gitmen gerekir götüremezsin, evde bırakamazsın, 2 gün bırak sen kediyi köpeği bunalıma giriyor küsüyor.

ee ömürleri de nerden baksan 15 sene desen.

ayrıca veterinerlik sistemi komple sorunlu türkiyede.

veterinerlerin yüzde90ı aşı yapıp mama satıp bu hayvanlar üzerinden prim yaparak geçiniyor.

al bak kedim öldü 15 gün veterinere götürdüğüm halde öldü, üstelik her gün 2 defa.

yok düzgün veteriner yok, hasta olsa, ameliyat olması gerekse en az 10k masraf açar. en az.

kedi köpek otelleri açılmış eskiden de vardı ama hiç bir zaman ucuz olmadı.

tamam gelelim ikinci kısma, diyelim ki yukarıda saydığım şeyler yüzünden kedi köpek alamayacak durumdasın.

sokak hayvanlarını besleyebilirsin, onlarla ilgilenebilirsin, senin köpeğin olmasa bile çok keyifli bişeydir.

bu arada ben 6 köpek baktım. en son köpeğim 2014 de yaşlılıktan öldü. bakamayıp sahiplendirdiğim tek köpek labrador oldu. bebekken aldık annesinin altından, tabi 2 ayı doldurmuştu, aşılarını yaptırdık geldik, hayvan aşırı asabi. sonra bize alıştı, herşeyi güzel, dışarı çıktığında yanından birisi geçtiği andan hiç ses seda etmeden hart diye ısırıyor, 2 3 kişiyi ısırdı öyle, yine bizimle çok iyi ama aşırı derece korumacı. başa çıkamadık, yarım gün dışarda gezdirdim oynattım ettim yok ne enerjisi bitiyor ne bu aşırı korumacı tavrı, sonra ona kocaman bahçeli böyle ucu bucağı olmayan bir ev buldum. orada da erkek labrador vardı 1.5 yaşında.

bunun dışında da sokaktan alıp tedavi edip sahiplendirdiğim de çok oldu.
0
killerbee
(21.09.18)
evde bekliyor işte 7 senedir bizim labrador çakması köpeğimiz. almayın, etmeyin. hayvana eziyet.

jack russelllar da hareketlidir. kedi alın en güzeli.
0
teknikekip
(21.09.18)
labrador olmazsa jack russel hiç olmaz demeye geldim. jack russel en hiperaktif cinslerden biri.
0
nonik
(21.09.18)
söylenebilecek her şeyi söylemiş üstteki arkadaşlar. lütfen alma. hayvanı düşün. özellikle köpekler sürekli ilgi ve sevgi bekliyor. yalnız kalınca ağlıyor çoğu. akşama kadar evde sıkıntıdan patlar yazık değil mi? ayrıca benim jack russell kırması bir köpeğim var. çok hareketli. ben de akşama kadar çalışıyorum ama kardeşim boş olduğu için 2 defa dışarı çıkarıyor. evde kalan vaktinde de annemle birlikte sürekli o nedenle sıkılma, ağlama gibi durumları olmuyor. uzun lafın kısası biraz olsun vicdan sahibi isen alma lütfen kedi köpek falan.
0
lionel andres
(21.09.18)
Bak kardeşim.

Köpek dediğin hayvanın en tembelini bile günde 2 kere yürütmen lazım sabah akşam. Veya akşam işten gelince bir, yatmadan önce bir defa şeklinde.

Bunu yapamıyorsan hayvan sahibi olup da işkence etme hayvana bu birincisi.

İkincisi bunu yapamazsan hayvan davranış bozukluğu, psikolojik sorunlar falan yaşar. İşte bu nedenle Türkiye'deki tüm köpekler(%99) eğitimsiz ve kafadan kontak.

Evin büyüklüğünden ziyade dışarı ne kadar çok çıkarttığın önemli. Köpeğin boyutu büyüdükçe yürüyüş mesafen de artmak zorunda.

Köpek sahibi olmak öyle lakayıt bir şey değildir. Yağmurda çamurda, karda, sıcakta deli mi sikti lan beni bu saatte dediğin zamanlarda Allah'ın her günü o hayvanı dışarı çıkartmayacaksan köpek sahibi olma.

İnsanların sorunu bu işte. Hayvan veya çocuk farketmez sorumluluğunu düşünmeden ediniveriyorlar anlık bencil heveslerle. Aga bir cana sahiplik etmek, yoldaşlık etmek emek ister, sabır ister. Komşunun köpeğini, kuzenin bebeğini muncuklamakla aynı şey değil.
0
bos gezenin bos ustasi
(21.09.18)
Her tip kopegin tembeli, daha sakini var. Su sevmeyen, yagmur yaginca disari dahi cikmak istemeyen Retriver biliyorum. Siz de tembel bir JR ya Labrador bulabilirsiniz belki. 4-5 yasindaki bir kopek, 1-2 yasindakine gore daha az hareketli ve yorucu olabilir. Barinaklari iyi arastirirsaniz, zor degil aslinda size uyum saglayabilecek bir kopek bulmak.

Sorun evin buyuk olmamasi degil, sizin zamaninizin olmamasi. Bir kopek eve yeni geldiginde onu 6-7 saat tek basina birakamazsiniz. Birakirsaniz davranis bozuklugu gosterecek. Burasi kesin. Basta 3-4 saat birakabilmek icin bile uzun sure alistirma yapmasi gerekecek kopegin.

Kopek egitimine zamaniniz ve sabriniz yoksa, evde tek yasadiginiz muddetce bu hayalinizden vazgecin derim. Sizle beraber yasayan ve kopegin sorumlulugunu yuklenebilecek biri oldugunda sahiplenin lutfen. Kopek pansiyonlari uzun vadede bir cozum degil. Kaldi ki, cok masrafli.
0
buf-e kür
(21.09.18)
Sorumun amaci bence gayet acikti. Kendimi degil kopegi dusundugum icin sormustum soruyu ama yine de atarli cevaplar yazilmis. Komik ama yine de tesekkurler :)
0
🌸sos fistik olsun mu
(21.09.18)
(6)

uygun fiyatlı kahve

yuvarlanantencereninkapagi
nereden alınır? kahhve.com'dan alıyordum, kg fiyatı ortalama 120 TL olmuş :0çözelim bu işi.
nereden alınır? kahhve.com'dan alıyordum, kg fiyatı ortalama 120 TL olmuş :0

çözelim bu işi.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(20.09.18)
inheritance
(20.09.18)
Tchibo’da 100gr’mı 6,5-7-8 vs olan kahveler bulabilirsiniz. Kalitesi sorgulanır tabii, ne kadar gurme olduğunuza bağlı.
0
sopiro
(20.09.18)
gurme sayılmam, sadece uygun fiyata orta halli bir kahve içmek istiyorum
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(20.09.18)
Tchibo'da artmadiysa 6,5 tl'ye var. (kilosu 65 lira)

starbcuks sumatra iciyoruz normalde, son sefer bunu aldik. icimi daha yumusak. cok kotu de degil ama oyle aman aman da degil (africa bilmemneydi adi galiba)
0
brkylmz
(20.09.18)
Öyle bir şey yok sanıyorum. Ben de 250 grama en az 5 Euro veriyorum, iyi blend 7 civarında oluyor. 120 TL o nedenle çok değil. Kahve maalesef lüks bir şey.

Starbucks kömür satıyor, Tchibo'da hep kırık, kalitesiz kahve çekirdeği var ama Starbucks'ın kömürlerinden iyidir yine kavrulma şekli. Zapatista bayagı yaygınlastı ve sizin söylediginiz fiyatın altında paketli kahveleri. Bir sürü yerden alabilirsiniz: www.facebook.com

Bir de, ucuz kahve arıyorsanız üzerinde sadece ''son kullanma tarihi'' olanlara bakın. İyi kahvenin ise kavrulma tarihi yazar üzerinde, doğal olarak da pahalıdır.
0
buf-e kür
(20.09.18)
İşin içinde olduğum için söylüyorum, o fiyat, maalesef normal. Kur yüzüden müşterilerimize kahve satamıyoruz. Daha ucuzu illa ki var ama kalite de düşecektir tabii.
0
yazarcik
(21.09.18)
(15)

Hater bir insan mısınız?

nundu
Böyle sebepli/sebepsiz nefret ettiğiniz kişiler ya da ürünler var mı? Ben tam bir hater'ım mesela. Örneğin apple'dan özellikle iphone'lardan nefret ediyorum. Android fanboyluğundan çok direkt apple haterıyım. Onun dışında insan olarak Cristiano Ronaldo'dan ölesiye nefret ediyorum. Messiciyiz ezelden
Böyle sebepli/sebepsiz nefret ettiğiniz kişiler ya da ürünler var mı? Ben tam bir hater'ım mesela. Örneğin apple'dan özellikle iphone'lardan nefret ediyorum. Android fanboyluğundan çok direkt apple haterıyım. Onun dışında insan olarak Cristiano Ronaldo'dan ölesiye nefret ediyorum. Messiciyiz ezelden zaten abim olsa o kadar severdim messiyi o ayrı ama Ronaldo nefretim de çok ayrı bi boyutta. Daha düşünsem kesin çıkar nefret ettiklerim. Sizin var mı belli nefretlikleriniz?
0
nundu
(19.09.18)
Nefret etmekten nefret ediyorum
0
sekerse tehlike
(19.09.18)
Değilim. Nefret ettiğim, kin duyduğum kimse yok. Sevmediğim insanlar var evet.
0
Amaranta ursula
(19.09.18)
aşırı. durduk yere hiç tanımadığım birinden sebepsizce nefret edebilirim.
0
nolmus yani
(19.09.18)
var ya bende de böyle şeyler. mesela normalde apple'a karşı hater olmasa da negatif bir yaklaşımım vardı, ne zaman ki iphone kullanmaya başladım nefrete dönüştü bu durum bende de. onun dışında hayatlarını şekil olarak islami kurallar çerçevesinde yaşayan aşırı zenginlerden nefret ediyorum. zenginlere karşı mesela bir şeyim var, nasıl desem, negatif yaklaşımım ama çok nötr kalıyor bu zengin islamcı kesimin yanında.

edit: acemi deyince aklıma geldi, emlakçılar ya. emlakçı tanıdığı olan varsa da burada umurumda değil amcam da emlakçı. emlakçı diye yazılır oç diye okunur gerçekten.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(19.09.18)
hiçbir insandan ve hiçbir şirketten/markadan nefret etmedim, edeceğimi de zannetmiyorum.
0
Neill
(20.09.18)
Nefret değil ama Torku markasından hoşlanmıyorum. Bana sinsi bir marka gibi geliyor.
0
ovungec zeus
(20.09.18)
Ota boka duyar kasanlar haricinde kimseden nefret etmiyorum.
0
eazy
(20.09.18)
şuan tv.de aşkım kapışmak diye bi şarlatan cahil varoş o.ç var ayrıca gey ama geyden nefret etmem bu şerefsizi hukuk olmasa 30saniye içinde gebertirim tereddütsüz
0
kush
(20.09.18)
Eskiden sadece beni etkileyen olumsuz durum ya da kişilerden nefret ederdim. Ama artık tahammül eşiğim o kadar düştü ki nefret etmediğim şey sayısı daha az. Hepsinin sebebi aslında mevcut ama yine de kabaca liste yapayım:
Motorcular(özellikle egzoz patlatarak geçen, kaldırımdam gidenler), araba sahipleri (bunlar yüzünden olmadık yerde trafik sıkışıyor ve çoğu da yolda çok BENCİL), metalciler, Apple övenler, herhangi bir dizinin ya da yapımın yapımcısı gibi davranarak 7/24 kafa ütüleyen tipler, pop müziği aşağılayanlar, Starbucks (ortamından dahi tiksiniyorum), 32 yaşına gelmiş çocuğunu hala pusetle sağa sola götüren tipler, çocuğuna dur demeyen anneler, bencil insanlar, Ahmet Kural, ölmüş birinin anında takipçisi kesilen tipler (Müslim Gürses dinlemek kıroluk emaresiydi ama adam öldükten sonra herkes aşığı kesildi), Duman (her ne kadar "Ah" şarkısına bayılsam da), HDP (komple), hiçbir şarkısını dinlememe rağmen Ezhel gibi tipler, kendi aptal kafasına bakmadan başkasını aşağılayan geri zekalılar, koskoca Türk tarihini belli bir dönemden başlatan ya da belli bir döneme sabitleyenler, Ed Sheeran, futbol ve holiganları, başkasının beklediğini bilmesine rağmen aşşşşşşşşırı yavaş hareket eden tipler (ATM'de, otobüste, yolda, kaldırımda, kasada vs), yürüyen merdivenin sol tarafında bekleyenler (özellikle sevgililer çok yapıyor bunu), yine herhangi bir şeyi haddinden fazla öven insanlar, işini hakkıyla yapmayan görevliler.


Daha çok var ama bu kadarı da yeter.
0
m e b
(20.09.18)
Eskiden ronaldo haterıydım. Şimdi messi’den daha çok saygı duyuyorum. Büyük bi adam

Android haterıyım. Ayar oluyorum. Yıvranç bi işletim sistemi bence.
0
Delay Fuze
(20.09.18)
Acun Ilicali'yi sevmiyorum. Nefret de degil de, tiksinti ve kinama karisimi bir duygu daha cok. Bir de cogumuzun nefret ettigini dusundugum bir kisiden nefret ediyorum. Marka ile ilgili bir nefretim yok ama agresif stratejileri oldugunu ve haddinden fazla buyudugunu dusundugum firmalari pek desteklememeye calisiyiorum oldugu kadar.
0
aychovsky
(20.09.18)
Evet.
Su aralar cocuk dizi oyuncularindan nefret ediyorum.
0
durgunfoton
(20.09.18)
Nicolas Cage, Nusret ve Ronaldo.

Diger bircok seyi ve insanı asagılık buluyorum, ama nefret gibi yüksek bir duyguyla enerjimi tüketmemeye calısıyorum. Bu üclü icin helal olsun enerjim.
0
buf-e kür
(20.09.18)
bir şeyleri sevmiyorsam bir nedenden ötürü. eleştiriyorsam eleştirim o nedeni içeriyor.
seviyorsam bir nedenden ötürü.

bu hater sıfatını zaten kabul etmiyorum. en çok şikayet ve eleştiri karşısında gördüğüm bu etiketlemeci tavrı. umursamamayı yücelten kültür zaten benim kültürüm değil. bana haters gonna hate diyecek adam bununla ilgili "free speech" edebiyatı yaparken kendisi benim de o hakkı kullandığımı unutup sevdiği şeyi sevmediğim için düşüncelerimi herhangi bir "X-geçersiz" şekilde yaftalayacak kadar "entitled" hissettiğinde bana öğretebileceği hiçbir şey, verebileceği hiçbir güzel özellik kalmamıştır zaten.

youtube birbiriyle konuşur gibi yapıp kendiyle konuşan insanlarla dolu. katılmak katılmamak bazlı, oradan öteye gidemeyen, tartışmayı, fikir alıp vermeyi şeytanlaştırmış,fikir alıp vermemeyi, sadece onay aramayı ise yeni bir tür özgürlük algısı haline getirmiş bir "medeniyet" tipi var. youtube küçük bir örnek; dizisinden, popüler müziğine, filmine, bazen gazete yazısı ve yorumlarından, romanlara kadar insanın etrafını içine battığı bir deniz gibi sardığından artık normal algılanagelmiş yoz bir yabancılaştırma, benmerkezcileştirme, yanlış bireyselleştirme, anında tatmine alıştırma, umursamamanın yeni "cool" olduğunu kafaya kazıma bazlı bir kültür. ettirgen çatı kullandım çünkü bu tepeden inen programlarla hükümetlerce gerçekleştirilen bir şey. ayn rand'inden(rand corporation'a adını veren ve atlas shrugged'ı yazan kaltak) thatcher'ına...

iphone'u sevmiyorum. ama steve jobs'dan nefret ediyorum. birkaç sebebi var.
bu burada verilen örnek idi.

ama ben asıl sebepsizce bir şey yapabilen ya da öyle sanan insanları sevmiyorum.
onlar sayesinde yaptıkları her iğrenç şeyin kendilerine hizmet ettiği-bunun tek sebepleri olduğu- insanlar sömürü bazlı sistemler kuruyor. fMRI'a bağlasan kaçı sempatisizliklerini tam serpilmiş psikopatlığa değin kasmış, flekslemiş belli değil.
buradan anlaşılacağı üzere, isediği kadar high functioning olsun, psikopatlardan nefret ediyorum. kendi eliyle adam öldürmeyip sürdürülebilir savaşlar dizayn eden bir huntington mesela.

güce tapan ve her şeye rağmen buna devam eden insandan tam manasıyla nefret ediyorum. tarafını tutup kendini özdeşleştirince o kişi olduğunu sanan insan. kompleksle karışık hayranlık.

güzel bir dünyada yaşamıyoruz. nefretin varlığını geçerli kılan, hatta sağlıklı kılan çok fazla durum var. çok fazla insan.

benim türüm ile onların türü arasında çok açık bir savaş var. bu adam sıradan biri olabilir. zavalı bir köpeğin içinden bir gün şiş geçirdiğinde ben onun seviyesine düşerim çünkü onun türünün genlerine "öç almayacaklar, bodos dal" değil "bunun cezası var" bilgisini kazımak gerektiğine inanıyorum. onu şişlemeye kalkmam tabii ama hapse atılması için uğraşabilirim ve atıldığında onu biri şişlerse içim bir kere olsun cız etmez.

ama seviye düşürmeye sonuna kadar inanıyorum. nefretin belli ölçüde gerektiğine de. değişim başka türlü mümkün değil. ellerinde silahlar olan maymunlarız biz. acayip tehlikeli oyuncaklarla dünyanın anasını ağlatıyoruz sürekli. yakıyoruz, kırıyoruz. hayvan olduğumuzu teslim edelim artık, kaldıramadığımız kadar ilerledik her şeyde.
0
godoşu beklerken
(20.09.18)
sırf muhalif olmak için konuyu her yerde siyasete taşıyan insanları sevmiyorum.
0
black holes in the sky
(20.09.18)
(5)

Salmaikki deneyen var mı? Nasıl buldunuz tadını?

nundu
Yıllardır merak ediyordum salmiakkiyi, hep internette görüyordum işte tadına bakıp iğrenen amerikalıları türkleri falan. En son geçen yaz Helsinki'deyken denedim ve aslında beğendim gibi yav. Hani öyle aman aman bu neymiş moduna girmedim ama bak şimdi olsa bi tane yerdim bence.Bu arada sosyal deney
Yıllardır merak ediyordum salmiakkiyi, hep internette görüyordum işte tadına bakıp iğrenen amerikalıları türkleri falan. En son geçen yaz Helsinki'deyken denedim ve aslında beğendim gibi yav. Hani öyle aman aman bu neymiş moduna girmedim ama bak şimdi olsa bi tane yerdim bence.

Bu arada sosyal deney olarak beraber gittiğimiz turdaki diğer insanlara da tattırdım ve sevmeyenler çoğunlukta olsa da seven yine azımsanmayacak kadar insan vardı. Var mı burda tadan?
0
nundu
(19.09.18)
Çikolata dışında hiç sevmem. Hele tuzlu şekerlemelerinden nefret ederim.
0
bos gezenin bos ustasi
(19.09.18)
sevmedim.
0
hayley williams ile evlenecek genc
(19.09.18)
Korkunc. Lakritz ve lakritzimsi her sey oyle benim icin.

Ama Danimarka´da annesine lakritzli cikolata almadi diye aglayan cocugu gorunce "damak tadi boyle bir seymis demek ki." demistim.
0
buf-e kür
(19.09.18)
Ben naneli ve chilli aromalılarını sevdim (sisu, malum şekerleme markası).

Sadesi üç taneden sonra bayıyor bence. Abartıldığı kadar kötü bulmadım ama başka şekerler dururken tercih edeceğimi sanmıyorum (sadesini).
0
amabunuyapmayacaktin
(20.09.18)
bunların yediği bitakım şeyler aşırı iğrenç damak tatlarına tüküreyim her şeyin içine marzipan koyanlarla aynı ırktan bunlar
0
kush
(20.09.18)
(6)

margarin yerine tereyağı (1/1)

kibritsuyu
aşağıdaki margarin sorusunu görünce aklıma geldi.günümüzde neredeyse hiçbirimiz margarin kullanmıyoruz. ama biliyorsunuz ki bundan 10-20 yıl önce herkes margarin kullanırdı. sana yağı evimizden, becel soframızdan eksik olmazdı.rahmetli anacığımın tarif defterinde de zamanında çok severek yediğim pas
aşağıdaki margarin sorusunu görünce aklıma geldi.

günümüzde neredeyse hiçbirimiz margarin kullanmıyoruz. ama biliyorsunuz ki bundan 10-20 yıl önce herkes margarin kullanırdı. sana yağı evimizden, becel soframızdan eksik olmazdı.

rahmetli anacığımın tarif defterinde de zamanında çok severek yediğim pastanın, kekin, tatlının, poğaçanın tarifi var, hepsinde de zamanının şartlarına göre sana yağı yazıyor.

şimdi ben burada yazan sana yağı kadar tereyağı koysam aynısı olur mu? yoksa farklı ölçüde mi olmalı?

ya da amaan boşver, sana yağı mı koyayım gitsin?
0
kibritsuyu
(19.09.18)
bizim eve margarin asla girmez.
ama eşim ayda yılda bir poğaça yaptığı zamanm margarini basıp geçiyor.
0
teritori
(19.09.18)
bizim eve de asla margarin girmez, has tereyağ bulunur, sızdırılır(uzun süre dayanması için) ve istenilen her yemeğe, keke, popaçaya

kısaca margarinin konduğu her şeye konur.

marketten alacağın normal sana margarin ambalajındaki tereyağ olarak satılan şeylerde tereyağı değil. onlar da margarin.

bu sefer yüzde 25 az koy, duruma bak.
0
killerbee
(19.09.18)
Sadece poğaça ve kremalı pasta için margarin kullanırım onun dışında hiçbi şeyde kullanmıyorum. Onlar da zaten her gün yaptığım şeyler değil. Kek için de yarım bardak zeytinyağı veya ayçiçek yağı kullanırım.
0
mslny
(19.09.18)
Bizim eve o margarinler zamanında koliyle gelirdi :(

Rahmetli annemin tarifleri de öyle. Bunlar yarım tereyağı yarım zeytinyağı ölçeğiyle güzel sonuç veriyor. Anneminki gibi olmuyor ama bunun sebebinin yağ olduğunu sanmıyorum :(
0
SiyamkedisiZorro
(19.09.18)
poğaçada tereyağı olmayabilir, yumuşatır gevrek olmaz, ancak onun dışında hemen her tarifte (kurabiye, pasta vs.) tereyağı kullanabilirsiniz.
0
giovanne
(19.09.18)
Okuduğum son araştırmalarda ''prensip olarak bitkisel yağdan yapılmış margarinler tereyağından daha sağlıklı'' ifadesi var.

Almanya'da marketlerdeki margarinlerle tereyağları karşılaştırıldı, her sene binlerce ürünü test eden objektif bir vakıf tarafından. Karşılaştırılan ürünler arasında, organik tereyağlar da var bu arada.

Stiftung Warentest diyor ki: ''Margarinlerdeki düşük doymuş yağ oranları, birçoğunun omega-3 omega-6 omega-3 yağ asitleri oranları, tereyağdakine göre uygun bir oranlara sahiptir. Özellikle bol miktarda kolza, ayçiçeği ya da keten tohumu içeren margarinler daha ikna edici.''
Sayfayı ingilizceye çevirirseniz, anlaşılırlığını yitirmiyor: utopia.de

Margarinde içerik önemli kısacası. İçeriğine bak, kafana yatıyorsa koy gitsin.

Salt margarin düşmanlığı, daha büyük bir karteli, süt endüstrisini destekliyor. Gidip margarin ısıralım demiyorum. Zaten ''yağ''ı sevmiyorum. Ama karşılaştırmaların insafsızlığının da farkındayım.
0
buf-e kür
(19.09.18)
(4)

Solaryum için ne düşünüyorsunuz?

mslny
Şahsen sadece yazın tatil sonrası ekim ayına kadar tende hafif bronz takıntım var, asla aşırı değil yalnız, en fazla 10 dakikalık seans şeklinde. Sebebi de o rengi sevmek, ten makyajına gerek olmaması, giydiğin herşey daha hoş durması vs. bunlar zararlarını görmezden gelmeye yeterli mi ve gerçekten
Şahsen sadece yazın tatil sonrası ekim ayına kadar tende hafif bronz takıntım var, asla aşırı değil yalnız, en fazla 10 dakikalık seans şeklinde. Sebebi de o rengi sevmek, ten makyajına gerek olmaması, giydiğin herşey daha hoş durması vs. bunlar zararlarını görmezden gelmeye yeterli mi ve gerçekten o kadar zararlı mı yoksa abartılıyor mu bilemiyorum. Sizlerin düşüncesi nedir?
0
mslny
(19.09.18)
İnsan garip bir canlı. Bazısı sırf rengi siyah diye yaşayamazken, diğeri biraz da olsa siyahlaşabilmek için kanser olma riskini artırmayı göze alabiliyor. Bazısı sırf siyah diye taşlanmış tarihi süreçte. Ya da siyah diye polis ortada risk olmadığı halde çekip vurabiliyor. Veya ten rengi kızıla çaldığı için yok edilenler var.

Neyse uzatmayayım. Kansere yakalanma ihtimalini milyarda bir gibi ufak bir oranda etkileyecek herhangi bir şeyi bilinçli olarak yapmam. Hele bu dış görünüşümle ilgiliyse, anlık bile düşünmem. En yakınlarımdan birini kanserden kaybetmiş, hastalığın ve tedavisinin her anını gözüyle görmüş biri olarak söylüyorum bunları.

Abartıldığını da sanmıyorum. O mesafeden direkt olarak etki eden, deriyi yakan bir ışığın, kanserojen olmama ihtimali yok.
0
windowsguvenlikduvari
(19.09.18)
Gereksiz olduğunu düşünüyorum. Boşver ten makyajı da yapma, normal gez mis gibi.
0
cay koy geliyorum
(19.09.18)
plajda bronzlaşıyılorsun, bir farklılık, hoşluk oluyor ve bir süre sonra geçiyor eyvallah. onun dışında bütün sene suni bir şekilde bronz gezenler bana değişik geliyor. beyaz ten bence iyidir, güzeldir.
0
Neill
(19.09.18)
Sağlıksız. Aksini kanıtlamış bir şey görmedim/duymadım. İnsan niye kendini tost makinesine sokar, aklım almıyor. Esmerim, esmer ve bronz teni kesinlikle beğeniyorum, sağlıklı görünüyor bence de. Ama solaryum bronzluğu öyle değil.

Ten makyajı yapmıyorum, bilmiyorum o solaryumdan daha doğal duruyor mudur ya da cilde daha az mı zararı olur, bunları karşılaştıramayacağım.
0
buf-e kür
(19.09.18)
(19)

Dünyanın en lezzetli şeyi olsa bile neyi yemezsiniz?

Bu ne ya?
Klasik, dünyaca alışılagelmiş standart yiyeceklerden değil de daha bir etnik ya da yerel kalmış, genel olarak insanların yeme içme kültüründe pek yeri olmayan şeylerden bahsediyorum. Tadı belki de ömrünüz boyunca tattığınız yiyeceklerden kat kat üstün dense bile neyi yemezdiniz?Sağlığa faydalı ya da
Klasik, dünyaca alışılagelmiş standart yiyeceklerden değil de daha bir etnik ya da yerel kalmış, genel olarak insanların yeme içme kültüründe pek yeri olmayan şeylerden bahsediyorum.

Tadı belki de ömrünüz boyunca tattığınız yiyeceklerden kat kat üstün dense bile neyi yemezdiniz?

Sağlığa faydalı ya da zararlı olmasını es geçelim tabii.
0
Bu ne ya?
(18.09.18)
Kereviz ve ispanak.
0
baldur2
(18.09.18)
Çok mecbur kalmadıkça böcek möcek olayına girmezdim sanırım.
0
angelus
(18.09.18)
salyangoz
0
kablelvuku
(18.09.18)
Şırdan, mumbar.
0
kimlanbu
(18.09.18)
Böcek
0
mutekebbir
(18.09.18)
Sakatat yemem. Haşarat yemem.
0
battal gemalmaz
(18.09.18)
Sümük kıvamında olan yemekler. Thai çorbaları gibi karışık binbir otun, etin olduğu yemekler.

Aslında bütün yiyecekleri denemek isterim ama yiyebileceğimi düşünmüyorum.

Böcekte dahil buna. Denerim ama midem elvermez.
0
arockm
(18.09.18)
Börtü böcek, ayıptır söylemesi taşak, hayvanların iç organları, hatta genel olarak hayvanlar (balık tavuk hariç).
0
pati
(18.09.18)
insan eti.
0
zgrydn
(18.09.18)
Bocek mocek +1
Onun disinda bu hayvan penisi testisi falan cin'de yedikleri o seyler. Salyangoz, istakoz.
0
stavro
(18.09.18)
insan eti +1
komodo ejderi
salyangoz/sümüklü böcek
bokun her türlüsü :)
0
silah taciri
(18.09.18)
Hayvan, hayvansal gıda. Tadı kat kat üstün olsa da yemem.
0
buf-e kür
(18.09.18)
şırdan ve türevleri.
sümüklü böcek, kurbağa bacağı, çekirge tarzı şeyler.
0
muslugubozukhayrat
(18.09.18)
yenilmeyecek şey say say bitmez onları asla yemem, insanlığın ortak fikri onlar. ama şu çok lezzetli denilen domuz etini de hayatta yemem.
0
Neill
(18.09.18)
Black pudding
Blood sausage
Cok lezzzetli oldugun soyluyorlar..ama dusununce bile midem kalkiyor.
0
astrid
(18.09.18)
kedi, köpek, kokoreç.
0
naksidil
(18.09.18)
Böcek böyle kızarmışsa ezilmişse vs yiyebilirim ama çiğ, haşlanmış vs. yiyemem heralde. Belli böcekleri yine yiyemem, örümceği görüyorsam yiyemem yani. Hamamböceği de. Çekirge yerim
0
mirafiori
(18.09.18)
Böcek ve cenin
0
fasulyek
(18.09.18)
İnsan eti
Black pudding
Blood sausage
Dinen domuz eti
haşerat
kedi&köpek
minnak kuş
0
SiyamkedisiZorro
(18.09.18)
(7)

bisiklet sürerken dinlenecek şarkılar

tabudeviren
istanbul anadolu yakasındaki bisiklet yolunda giderken dinlemek üzere hangi şarkıları önerirsiniz?benim dinlediklerimden biri şu:https://youtu.be/4zAThXFOy2cspor salonlarında çalan dıptıs dıptıs şarkılar değil de, yukarıdaki gibi şarkılar olursa iyi olur.
istanbul anadolu yakasındaki bisiklet yolunda giderken dinlemek üzere hangi şarkıları önerirsiniz?

benim dinlediklerimden biri şu:
youtu.be

spor salonlarında çalan dıptıs dıptıs şarkılar değil de, yukarıdaki gibi şarkılar olursa iyi olur.
0
tabudeviren
(18.09.18)
60-70kmlik uzun turlarda genellikle HARD TRANCE dinliyorum.. güzel motive ediyor :)
0
strobist
(18.09.18)
Segment savaşları için favorim: welan edwee - dyclan songs.
0
Tears of Devil
(18.09.18)
ben archive dinlemeyi çok severim
0
kablelvuku
(18.09.18)
Moby's Travel List. Spotify'de.
0
buf-e kür
(18.09.18)
Ben bunları dinliyorum:

The civil Wars - i had me a girl
www.youtube.com

The Hot Damns - Wicked Games
www.youtube.com

zz Top - La Grange
www.youtube.com

John Lee Hooker - Boom Boom
www.youtube.com

Cracker - Low
www.youtube.com

Steve Earle - Feel Alright
www.youtube.com

Yelawolf - Devil In My Veins
www.youtube.com

The Forest Rangers - Baby Please Don't Go
www.youtube.com

Middle Brother - Blue Eyes
www.youtube.com

Boo Boo Davis - I'm So Tired
www.youtube.com

Soundgarden - Been Away Too Long
www.youtube.com

William Elliott Whitmore - Old Devils
www.youtube.com

The Doors - Roadhouse Blues
www.youtube.com

The Forest Rangers - Sitting on top of the world
www.youtube.com

the Animals - House Of The Rising Sun
www.youtube.com

Old Man Canyon - Take Me Higher
www.youtube.com

Blues Saraceno - The Wicked
www.youtube.com
0
eazy
(18.09.18)
ben küçükken bisiklet sürdüğümde o yazın popi şarkısı las ketchup - asareje diye bir şarkı vardı. kanımca bisiklet sürerken en sevdiğim şarkılardan biri olmuştur.
0
Neill
(18.09.18)
open.spotify.com

tavsiye ederim çok güzel müzik yapıyorlar
0
hasmetizm 2046
(18.09.18)
(8)

evde protein bar yapımı

yazar yazmaz yazan yazar
elimdeki malzemeler şunlar:- yulaf- kabuklu yer fıstığı- çikolatalı protein tozu- tarçın, hindistan cevizi tozu, kakao- süt- muzbu malzemeler ile yapılabilecek en lezzetli ve sağlıklı bar tariflerinizi bekliyorum. (şunu da ekle demeyin malzemeler bunlar.) biraz hurma alabilirim belki marketten.
elimdeki malzemeler şunlar:

- yulaf
- kabuklu yer fıstığı
- çikolatalı protein tozu
- tarçın, hindistan cevizi tozu, kakao
- süt
- muz

bu malzemeler ile yapılabilecek en lezzetli ve sağlıklı bar tariflerinizi bekliyorum. (şunu da ekle demeyin malzemeler bunlar.) biraz hurma alabilirim belki marketten.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(18.09.18)
Tutucu yok gibi. Tutus icin bal falan gerekebilir
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(18.09.18)
muz püresi var? yumurta da ekleyebilirim o tutar.
0
🌸yazar yazmaz yazan yazar
(18.09.18)
yumurta bozulur fırınlasan dahi çok dayanmaz. muz da bozulur tabii ama fırınlandığı için belki yumurtaya göre daha fazla dayanabilir bilemedim. ben olsam hiç muz da koymazdım.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(18.09.18)
ben soyle yapiyorum.
bir adet fistik ezmesini firin tepsisine dokuyorum. uzerine mixerde cektigim, badem, ceviz, hurma ve kuru kayisiyi dokuyorum. sonra protein tozu, sut, kakao ve bal ekliyorum. istersen chia cekirdegi veya damla cikolata falan da ekleyebilirsin. sonra epey bir sertlesinceye kadar yoguruyorum. on numara bes yildiz oluyor.
0
baldur2
(18.09.18)
@baldur2 sonra fırına mı atıyorsun yoksa bu şekilde yeniyor mu?
0
🌸yazar yazmaz yazan yazar
(18.09.18)
sürekli yeme alışkanlığını devam ettrimekten başka ne işe yarıyor bunlar bilmiyorum. içinde protein tozu olan şeye sağlıklı demek de naiflik. ucuz olsa yine içim yanmayacak.

yerinde olsam kısık ateşte pişirirdim. kıvama göre (yulaf ile ayarlanır) lokmalık halde buzdolabı poşetlerine koyar ve dondururdum. poset icinde istegin sekli verirsin. dolapta da idare eder bi süre. cikartir cozdurur ve yersin. aninda yemek istiyorum diyorsan ilk cümleye tekrar bak. ayrica kavurdugunuz zaman sağlıklı yağlar trans yağa dönüşüyor diye biliyorum. bu yüzden çiğ kuruyemiş daha faydalı ve pahalı. yemeği şölene dönüştürmeyi seviyoruz ama yetenekli değilsek bunu sağlıklı halde yapmak bence çok zor.
0
hasmetizm 2046
(18.09.18)
@yazar yazmaz yazan yazar

yok kanka buzluga atiyorum bir 20-30 dakika. sonra buzdolabinda tutuyorum.
yulaf ezmesi de ekliyorum soylemeyi unutmusum. cektikten sonra tabii gene mixerda.
0
baldur2
(18.09.18)
Çekilmiş keten tohumu ile az miktar suyu karıstırırsanız yumurta ikamesi şeklinde, tutar karışım. Hurma da güzel kıvam veriyor.
0
buf-e kür
(18.09.18)
(26)

Hiç haber vermiyonuz ifşası

bir nick var benden iceri
.
.
0
bir nick var benden iceri
(17.09.18)
ifşaların ne kadar iri. <3
0
datnet
(17.09.18)
46 kilo nedir ya insanın yarısı
0
gazozailacatmauzmani
(17.09.18)
Bravo<3<3
0
meyve parcacikli kadin
(17.09.18)
0
[GODDARD]
(17.09.18)
Şu an kaç kilosun ki şişman durmuyosun bence. Bir de naçizane tavsiye saçın şu an ilk fotodaki gibiyse bir tık daha doğal bir kızıla boyatabilirsin zaten ten rengine kızıl çok yakışır ama bu tonu sevmedim :)
0
pastörizesüt
(17.09.18)
Bunu sisko olmadigina inandiramiycaz.
0
stavro
(17.09.18)
Small giyiyorum, kot bedenim 27. Ama hala şişman olduğumu düşünüyorum ki artık psikolojik bence bu :(
0
🌸bir nick var benden iceri
(17.09.18)
çok tatlısın
0
yuvarlanantencereninkapagi
(18.09.18)
Göğüs dekoltesi ne kadar güzel bi şey ya.

Kaşlarını boyaman şartıyla kahve içelim mi? <3
0
Delay Fuze
(18.09.18)
Kaşlarımı boyamaya niyetim yok, zaten çok seyrekler bi de boyayla dökülsün istemiyorum :)
0
🌸bir nick var benden iceri
(18.09.18)
Gecenin kazananı. 3 evetle uğurluyoruz.
0
brad pitt
(18.09.18)
Msjfkslfj ne ara nişanlandım benim niye haberim yok?
0
🌸bir nick var benden iceri
(18.09.18)
Güzel!
0
buf-e kür
(18.09.18)
Saçlar güzel. Bir çaya çıkmak isterim.
0
ovungec zeus
(18.09.18)
tarz hoş
0
passion rules the game
(18.09.18)
ay ne guzel gadınsın
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(18.09.18)
ohaa ben en son ifşanı gördüğümde (neredeyse 1 yıl oluyor) bildiğin enli boylu hatundun diye hatırlıyorum. bravo gerçekten.
0
eeb
(18.09.18)
46 kilo mu? bi 'ben' atmışsın içinden. bravoooo.
0
elorelia
(18.09.18)
@eeb hala boyluyum ama enli sayılmam artık di mi :)

@elo yarım sen daha atmak niyetindeyim inşallah :)

Herkese teşekkür ederim <3
0
🌸bir nick var benden iceri
(18.09.18)
Bacaklar azcık kalın olsa da gelecek vadediyor.
0
kaderimse np
(18.09.18)
ilk fotoğrafı çok beğendim. ama ikincisinde ten rengin çok daha koyu gibi çıkmış, niye öyle anlamadım. neyse, mesele bu olmamalı. iradenden dolayı tebrik ederim, 46 kilo çok büyük iş.
0
fleur du mal
(18.09.18)
eskiden tombik olduğunu tahmin etmek zor. iyi olmuş, helal.
0
zgrydn
(18.09.18)
46 kilo vermek, valla maşallah. Ama hala daha yarısı kadar daha vermeliyim demek mantıklı değil.

Yani 23 kilo daha verseniz çirkin olursunuz emin olun, bu kilonuzu koruyun yeter. Biraz sporla kolu bacağı toplarsınız on numara.
0
John Bloor
(18.09.18)
17 kilocuk kaldı ideal kiloma :)
0
🌸bir nick var benden iceri
(18.09.18)
Bi yarısı kadar daha kilo verme hedefi abartı kesinlikle. şişko falan değilsin. ama small beden gibi de durmuyorsun bence. hafif bir balık etlilik var gibi. birkaç kilo daha verip sporla sıkılaşsan süper olur. 46 kilo için tebrikler :)
0
aquarium
(18.09.18)
ben de nişanlı olarak biliyordum.

kimine göre nişanlı kimine göre bekar sanırım. zaten hala şişko olduğunu söylemişsin, pek yorum yapacak bir şey yok kalın bacak dışında
0
MaNOfTheYear
(18.09.18)
(6)

Almanya'da erasmus ogrencisi araba alabiliyor mu?

stavro
Alabiliyorsa o arabayla tr'ye girdiginde ne kadar kalabilir?
Alabiliyorsa o arabayla tr'ye girdiginde ne kadar kalabilir?
0
stavro
(14.09.18)
Almanya özelinde değil ama farklı AB ülkelerindeki tecrübelerime göre araba almak sorun değil.

Sorun o arabayı trafiğe çıkartabilmek, yani sigortalamak. Eğer AB ehliyeti olmayan, sadece Erasmus için geçici süre ülkede bulunan birisinin aracını sigortalayabilecek bir şirket bulabilirseniz sorun yok. Arabayı almadan önce şirketlerden teklif alın derim.
0
crown
(14.09.18)
1) Kimler yurt dışında kayıtlı bir arabayı Türkiye’ye götürebilir.?

Yurt dışında ikamet eden ve yerleşik olarak yaşayan T.C. vatandaşları ve yabancı uyruklu kişiler (mavi kartlılar dahil) yurtdışında yerleşik gerçek veya tüzel kişi / şirket adına kayıtlı veya ait olan yabancı plakalı arabaları Türkiye’ye götürebilirler. Yani yurt dışında kayıtlı yabancı plakalı bir arabayı Türkiye’ye götürebilmek için yurt dışında ikamet etmek gerekmektedir.

7) Türkiye’de ikamet edenler yurt dışında kayıtlı bir arabayı turistik amaçlarla getirebilir mi? Türkiye’de ikamet eden ve Türkiye’de yerleşik olarak yaşayan bir kişinin yurtdışından geçici olarak vekaletle dahi araç getirmesi mümkün değildir.

Kısacası alır arabayı. Aldıgıyla da kalır.
0
buf-e kür
(14.09.18)
Oturumun olacağı icin getirtip binebilirsin. 6 ay süresi var. Araştır iyice. Sigorta şirketine sor direkt
0
lion de la Turquie
(14.09.18)
almanyaya erasmus ogrencisi olarak vize ile girsen de 3 aydan fazla kalacagin icin vizeni oturuma cevirmen gerekecek. Bu nedenle de almanyada araba alip turkiyeye goturebilirsin. ama birkac noktaya dikkat etmen gerekiyor. oncelikle arabayi pesin para ile alman gerekir cunku ogrenci icin bankalar taksitlendirme yapmaz. ayrica oturum aldiktan sonra ehliyetinin gecerliligini kontrol et cunku eger kural degismediyse turkiye ehliyeti turist olarak vize ile gelenler icin gecerli ama oturum sahipleri icin gecerli degil. yani alman ehliyeti icin ehliyet sinavina girmen gerekir. ehliyet alma sureci yaklasik 3 ay surer. ayrica araci sigortalatman cok onemli, uluslararasi yesil sigorta karti olmayan arac turkiyeye ve turkiye yolundaki ulkelere giris yapamayacaktir. araci turkiye soktugunda senden baska kimse kullanamaz. turkiyeye girdiginde oturumun oldugu muddetce 6 ay kadar kalabiliir.
0
emrahday
(14.09.18)
3 ay’dan fazla kalıcaksan oturum kartına başvurucaksın, kartının gelmesi 3 ay sürer sonra ehliyetini çeviriceksin gelmesi 3 ay sürer. Daha sonra araba alıp gelebilirsin.
0
Boris
(14.09.18)
@emrahday
6 aylik vize var zaten halihazirda erasmus icin alinmis.
0
🌸stavro
(14.09.18)
(8)

Pesto Sos Saklama

muslugubozukhayrat
Selamlar, evde pesto sos hazırlayıp arada kullanmak için cam kavanozda saklayacağım. Mesela bir kavanozluk hazırlasam 1 ay içinde ara ara kullansam dayanır mı? Kapağı açılınca bakteri falan ürüyor ya.
Selamlar, evde pesto sos hazırlayıp arada kullanmak için cam kavanozda saklayacağım. Mesela bir kavanozluk hazırlasam 1 ay içinde ara ara kullansam dayanır mı? Kapağı açılınca bakteri falan ürüyor ya.
0
muslugubozukhayrat
(13.09.18)
Mesela bir tane büyük kavanozda değil de birkaç tane minik kavanozda saklasanız?
0
inawen
(13.09.18)
@inawen çok mantıklı:D
0
🌸muslugubozukhayrat
(13.09.18)
buyuk ya da kucuk 1 ay dayanacagini sanmiyorum. ancak buzdolabi poseti ile porsiyon porsiyon dondurabilirsiniz. ben genelde yaptigim kavanozun uzerine yapim tarihini yazarim, hatirlatici oluyor.

tarif lazimsa vereyim :)
www.instagram.com
0
try again fail again fail better
(13.09.18)
kavanoz üstüne zeytinyağı eklemek bozulmasını önler.
0
veritaslibertas
(13.09.18)
Kullanacaginiz kavanoz kapaklari saglam/yeni olmali. Bir de cam kavanozlari karbonatli su ile yikayip kaynatin kullanmadan once. Hep temiz kasik kullanin, uzerine bir kac damla da ek yag koyun vs.

Pesto zaten inanilmaz yagli bir sey, zor bozuluyor da bir ay abarti bir sure gibi geldi. Bende en gec 10 günde dibi goruyor, bozulmadi hic.
0
buf-e kür
(13.09.18)
Kışlık domates konservesi yapıyoruz ya, onun gibi konserve işlemi olmaz mı acaba?
0
inawen
(13.09.18)
ev yapımı konserveler için de tehlikeli öldürüyor tarzı haberler çıktı ya ben biraz geriliyorum açıkçası.
0
🌸muslugubozukhayrat
(13.09.18)
biz buzluga atiyoruz
0
65 derece
(13.09.18)
(22)

bu montla -20 de üşür müyüm?

hede hodo
yer: kazakistan. bol rüzgar ve aşırı soğuk oluyormuş. yağış da cabası.https://www.1v1y.com/urun/columbia-54-wm0817eaglescallinsulatedjacket-kahve-14110162
yer: kazakistan. bol rüzgar ve aşırı soğuk oluyormuş. yağış da cabası.

www.1v1y.com
0
hede hodo
(13.09.18)
evet usursun.
0
Leonardo~Da~Vinci
(13.09.18)
marka dışında, model olarak ne öneriyorsunuz? bi mont alamadım arkadaş:)
0
🌸hede hodo
(13.09.18)
-20'de -30'da her montla üşürsün. Montun fayda edeceği bir soğuk değil kazakistan soğuğu. Alabildiğin en kalın kürklü mürklü montu al işte.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(13.09.18)
www.avfoni.comırmızı?gclid=CjwKCAjwlejcBRAdEiwAAbj6Kd4wAN_mx45XV9xmIFVkXBDVIwUz-3Is4rAdLvJxsvT1gVdIV_IHFxoC6JsQAvD_BwE

bunu al. -30larda dahi koruyor.
0
babilbaligi
(13.09.18)
Gayet guzel usursun. Bu seni sadece ruzgardan korur, saglam giyinmen lazim altina.
Soguktan korunmak istiyorsan uzun ve kapsonlu, bogaz korumali neli kaz tuyu bir sey alacaksin.
Ya da bu linkteki gibi bir montun altina saglam giyinip boyunluk vs. ve kulak korumali ruzgar falan gecirmeyen iyi bir bereyle birlikte kullanacaksin.
0
stavro
(13.09.18)
hocam
1 -en ice atlet ve tisort ya da gomlek
artı iclik
2 - alta pantolon bot
3- tisortun ustune kapsonlu
kapsonlunun ustune elyaflı/polarlı mont

problem solved
0
kingcyrax
(13.09.18)
Rambo atlet üstüne kalın tişörtler var asker polis için. Onun üstüne termal içlik üstüne fleece jacket üstüne herhangi bir mont
0
bos gezenin bos ustasi
(13.09.18)
Yukarıdakiler +1

Öyle gömlek/kazak üstüne en iyi montu giyeyim üşümeyeyim diyorsan öyle bir şey yok, donarsın.

Kat kat giyineceksin, en alta termal, hafif bir içlik, üstüne de hava alabilen gömlek/kazak üstüne de bu mont gibi sağlam rüzgar geçirmeyen bir mont + atkı, bere ve eldiven.
0
chicha
(13.09.18)
@chicha
bu monttan kasıt benım koyduğum link mi, babilbaligi'nin mi?:)
fiyatı 3000 liralarda, aşırı pahalı.
0
🌸hede hodo
(13.09.18)
Montun büyük önemi yok. Altındakiler önemli. Mont sadece rüzgarı tutacak.
0
bos gezenin bos ustasi
(13.09.18)
İmkanınız varsa oradan alın. Burada o kadar soğuğa dayanıklı montu bulmak zor.
0
burfak
(13.09.18)
Biraz daha uzun olmali bence mont. Bacak üstü islandiginda bittiniz cunku.

Bunun disinda kat kat giyinmek lazim, herkes yazmis zaten.
0
buf-e kür
(13.09.18)
@burfak
merkezi bir yerine gitmiyorum. tengiz diye bi şehrine gidiyorum. oralar biraz sıkıntılı yerlermiş. ondan dolayı buradan halletmem gerekiyor.
artık mağaza mağaza bakacağız bakalım.
0
🌸hede hodo
(13.09.18)
Nasıl bir mont tam anlayamdım, içinde başka katman var mı yok mu, yoksa sadece ceket mi. Columbia mağazasına gidip bilgi alın derim. Zaten bu kadar pahalı ürünleri denemeden almayın bence, fotoğraflar yanıltıcı olabiliyor.

Çok soğuklar için ceket değil de direkt "parka" diye satılanlardan almanı öneririm, biraz daha uzun ve kalın oluyorlar.
Misal:
www.hepsiburada.com
0
peggy
(13.09.18)
Kayak montu olarak adlandırılanlar su geçirmez ve windstopper özellikli olduğu için işinizi görür. Öncelik su ve rüzgar geçirmezlik olmalı.
0
hurt
(13.09.18)
@PEGGY
Aynı ürünü morhipodan aldım. small olanı large gibi durunca daha dün geri yollamak durumunda kaldım:) ilk kez bi ürün olmayınca üzüldüm:) alabilen kesin alsın derim o montu. her yerinden kalite akıyordu.
0
🌸hede hodo
(13.09.18)
kayakçılar için satış yapan mağazalardan al bir tane. ama sonuçta ne olursa olsun üşüyeceksin.
0
Neill
(13.09.18)
Olmadığına üzüldüm. İmkan varsa tnf mağazalarına uğrayabilirsin, başka modelleri de vardır mutlaka. Vey akaraköy'deki outdoor mağazalarını gezmeni öneririm.

Kayak ve bazı outdoor montları yoğun aktiviteye göre tasarlandıkları için nispeten ince ve koltukaltı gibi bölümlerinde terlemeye karşı ekstra havalandırma için fermuarlı veya direkt açıklıklar falan olabiliyor, bu da şehir kullanımında gereksiz ısı kaybı yaratıyor. Bunlara dikkat etmek lazım.

Ayrıca bol yağışlı bir bölgede kaz tüyü alacaksan aynı zamanda su geçirmez olmasına dikkat etmek lazım, kaz tüyü suyu gördüğü anda çöp olur.

Bu montta mesela kaz tüyü üzerine su geçirmezlik için dış katman kullanmış ama kaztüyü dolgusu yetersiz geldi, 550 yerine 900 fill olsa alınabilirdi:
urun.n11.com

Bir de bence tnf'nin thermoball özellikli montları da çok iyi. Kaz tüyü kadar sıcak tutmasına rağmen ıslandığında özelliğini yitirmiyor. Ben 2 senedir hem dağda bayırda hem İstanbul soğuğunda kullanıyorum, altına tişört giyip çıktığım çok oldu, ama orası için yeterli olur mu bilmiyorum. İçine polar vs giyerek yeterli olabilir belki.
0
peggy
(13.09.18)
Kazakistan'dan alin. Turkiye'den aldiginiz her montla usursunuz. Yillardir Rusya'da yasayan biri olarak tum kiyafet alisverisimi Turkiye'den yapmama ragmen kislik paltoydu kabandi filan uzun zamandir Rusya'dan alirim. Daha evvel Turkiye'den aldiklarim olmustu, pisman olmustum.
0
kartonpiyer
(13.09.18)
kartonpiyer+1
0
cooperr
(13.09.18)
@kartonpiyer
Dediğiniz çok mantıklı da, gittiğim yer şantiye. Ve kamptan çıkış sınırlı diye söylüyorlar. Ondan dolayı burada halleriyor olmam gerekli maalesef:/
0
🌸hede hodo
(13.09.18)
Kamptan cikis imkaniniz olur en azindan 2 haftada 1 kere. Cok sikinti yapmayin. Zaten insaat firmalari staff-isci farketmez o iklime uygun kislik dis giyim verirler, en kotusu carsiya gidene kadar onlarla idare edersiniz. Yoksa Turkiye'den aldiginiz kiyafet zaten isinize yaramayacak emin olun.
0
kartonpiyer
(21.09.18)
(3)

saglikli ve pratik kahvalti - spor

renkli hayalet
selamlar, spor yapan biri icin saglikli ve hizli bir kahvalti tarifi bilen var mi? blender ile yulaf sut vs hepsini karistirip tuketmelik pratik bir sey ariyorum
selamlar, spor yapan biri icin saglikli ve hizli bir kahvalti tarifi bilen var mi? blender ile yulaf sut vs hepsini karistirip tuketmelik pratik bir sey ariyorum
0
renkli hayalet
(13.09.18)
yulaf, süt, muz, lor peyniri, biraz bal biraz fıstık ezmesi karıştırıp yiyebilirsiniz.
0
veritaslibertas
(13.09.18)
Bir arkadaşımdan alıp bağımlısı olduğum bir tarif var, gerçi pişirmek gerekiyor ama denemek istersen yazayım:

2 kaşık yulaf, yarım muz, 2 yumurta robottan geçir. Tavaya at pişir, krep gibi oluyor. Özellikle her gün yumurta yemekten midesi bulananlar için güzel çözüm, hiç yumurta tadı gelmiyor.

Onun dışında sabah smoothie içmeyi seviyorum, misal bugün içtiğim; kefir, muz, ıspanak, dereotu karışımı.
Aslında evde ne varsa onunla smoothie yapıyorum yani kafama göre, süt, yoğurt, kefir, muz, yulaf, lor, yeşil sebzeler, fıstık ezmesi, kuruyemiş vs vs
0
peggy
(13.09.18)
Smoothiebowl, eger kasiklayarak yemeyi daha cok seviyorsaniz. Yulaf, su, chia/keten tohumu/yerfistigi ezmesi vs., dondurulmus mango/muz ve herhangi bir meyve(berry ailesinden olur, seftali/nektari olur...), limon suyu. Direkt icmelik yapacaksaniz ayni tarifi biraz daha sulu hazirlayacaksiniz, bu kadar.
0
buf-e kür
(13.09.18)
(7)

Giyim Kuşam

levent bilgen
1)Giyim kuşamla ilgili tercihlerinize özel vakit ayırıyor musunuz? Yoksa mağazada mı karar verirsiniz ne alacağınıza?2)Bu konuda daha zevkli ve orijinal olmak adına neler yapıyorsunuz? Bloglarla mı medyayla mı gözlemle mi yoksa sosyal medyayla mı ilerliyorsunuz? 3)Sizce öncelik kombin mi marka mı yo
1)Giyim kuşamla ilgili tercihlerinize özel vakit ayırıyor musunuz? Yoksa mağazada mı karar verirsiniz ne alacağınıza?

2)Bu konuda daha zevkli ve orijinal olmak adına neler yapıyorsunuz? Bloglarla mı medyayla mı gözlemle mi yoksa sosyal medyayla mı ilerliyorsunuz?

3)Sizce öncelik kombin mi marka mı yoksa vücut proporsiyonuna öncelik vermek mi?

Eklemek istediğiniz düşüncelerinizi de dinlemek isterim.
0
levent bilgen
(12.09.18)
1) Harcamıyorum. Genelde kafamda ne alacağım bellidir gider onu alırım. Bazen de tesadüfen aradığım şeyi görürünce alırım.
2) Tam anlamıyla hiçbir şey yapmıyorum.
3)Bence öncelik vücut şekline göre giyinmek.
0
Amaranta ursula
(12.09.18)
1)harcarim. Dis gorunusume, kisisel bakimima ozen gosteririm.
2)bloggerlwri takip ediyorum ve kendi stilim cercevesinde seciyorum parcalari.
3) vucut prop.>kombin=marka. Siralamasi degisiyor bazen son ikisinin.
0
Deathrow
(12.09.18)
1- Evet. Alacağım markanın sitesine girip saatlerce bakıyorum. 30 tane oluyor, sonra arkadaşlara gösterip 10 taneye düşürüyorum. 10 taneden sonra kendim karar verip 3 taneye inidiriyorum. Her şey hazırsa gidip alıyorum.

2- Zevkime güveniyorum ama pintrest'e falan bakıyorum bazen. İnsanlar ne giyiyor, nasıl kombin yapıyor falan diye. Arada Asap Rocky ne giymiş, nasıl giymiş ona bakıyorum. Seviyorum o herifin tarzını. Aynılarını almıyorum tabi ama o tarz kovalıyorum.

3- Birini seçmek zorundaysam kombin derim ben ya. Tarz olunmalı bence :)
0
eazy
(12.09.18)
1)evet. internette gezer bakınır, boş zamanımda oradan beğendiklerimi mağazada canlı görür, sonra seçenekleri değerlendirir ve internetten ya da mağazadan alırım.

2)doğuştan zevkliyim, birini ya da bir akımı takip etmem.

3)hepsinin birleşimi ama kombin işine takıntılıyım biraz, uçuk giyinmediğim için nizamı uyumla sağlamaya çalışıyorum.
0
Bruce
(12.09.18)
1. Hayır. Son beş senedir belki de hiç harcamıyorum. Para da zaman da. Mağazada karar vermem ne alacağıma. İhtiyacım bellidir, eğer yeni bir şey alacaksam marka seçimim de belli. Çok uzun süredir iki markadan ayakkabı alıyorum. Kıyafette çoğunlukla ikinci el bakarım. Bazı bitpazarlarını gezmek çok eğlenceli olabiliyor, o özel vakit ayırmaktan sayılıyorsa, arkadaşlarımla çok nadir de olsa gidiyorum.

2. İkinci el mağazalarında, değiş tokuş pazarlarında çok hoş kıyafetler çıkabiliyor. Özellikle elbiselerim ve ayakkabılarım hep sorulur, nereden nereden diye... Eski sezonlar ve kaliteli markalar çünkü. Blog takibim yok. Modayı takip etmiyorum.

3. Vücut şeklime göre.
0
buf-e kür
(12.09.18)
1) Ayırmam
2) Hiçbir şey
3) Vücut şeklime göre

Kıyafet alışverişi yapmaktan, mağaza gezip bir sürü şey denemekten nefret ederim. Sadece çok ihtiyacım olduğunda alışverişe çıkıp en kısa sürede halletmeye çalışırım. Var olan kıyafetlerimi giyilmez duruma gelene kadar giyerim. En son 2 sene önce kıyafet aldım: aynı kotun iki farklı renginden, aynı tişörtün üç farklı renginden..
Üniversitedeyken ikinci el giysi satışı olurdu onu çok severdim bak.
0
pati
(12.09.18)
1) Hayır.

2) Hiçbir şey. Çok iyi bir terzim olsun isterdim ama, ilerde olur umarım.

3) Vücut proporsiyonu en önemlisi daha sonra kumaş kalitesi ve kombin geliyor bence. Marka önemsiz.

Renk ve desen konusunda takıntılı değilim ama giydiğim şeyler çoğunlukla düz ya da gözüme hoş gözüken patternler içeren kıyafetler oluyor, yaka konusunda takıntılıyım garip gurup yakalı şeyleri giyemem V yaka da giyemem; seçeneklerim çok dar, bunların kesişim kümesinde olmadığı müddetçe almıyorum zaten.
0
fırt
(12.09.18)
(3)

Restoranda zarı soyulmamış sosis

freedonia
Ayhan Abi'mizin önüne zarı soyulmamış salam, sosis koymuşlar ya la. Bu olay normal mi yoksa restoranın eşekliği mi? https://youtu.be/D_ezoVXQQso?t=1967Gittiği yer : https://www.google.co.uk/search?q=zum+gemalten+haus&oq=zum+gemalten+haus&aqs=chrome.0.69i59j69i60.9667j0j7&sourceid=chrome&ie=UTF-8
Ayhan Abi'mizin önüne zarı soyulmamış salam, sosis koymuşlar ya la. Bu olay normal mi yoksa restoranın eşekliği mi?

youtu.be

Gittiği yer : www.google.co.uk
0
freedonia
(12.09.18)
Bkz. Bir küçümseme yöntemi olarak, hayvanı kendi bağırsağına geçirmek.

''Normali'' bu.
0
buf-e kür
(12.09.18)
gittiği yer hakkında fikrim yok ama bazı butikler sosisleri kendileri yapıyorlar, içinde tutucu katkı olmadığı için dağılıyor, dağılmasın diye de genelde soymadan getiriyorlar. başganın gittiği yerin de böyle bir yer olma ihtimali var.
0
Tears of Devil
(12.09.18)
Alman sosislerinde normalde bir zar olur zaten ve zarla servis edilir.
Bir kaç sosis çeşidi dışında (örn. Weißwurst, Blutwurst, Leberwurst) bu zarla beraber yenir.
Zarsız yenenlerde de zarla servis yapılır bu arada.

Almanya için çok normal bir durum.
0
burfak
(13.09.18)
(5)

Doktora Sonrası

hayley williams ile evlenecek genc
Yurtdışında yapılmış doktora sonrası yurtiçi/yurtdışı farketmez bir üniversitede kadrolu bir pozisyona girmek ne kadar zor? Malum 10 kişi doktora yapıyorsa 1 kişilik kadro açılıyor. Olay ot gibi doktora yapmamak, sürekli kendini geliştirmek, konferanslara katılıp yayın yapmak mı? Hakkıyla doktorayı
Yurtdışında yapılmış doktora sonrası yurtiçi/yurtdışı farketmez bir üniversitede kadrolu bir pozisyona girmek ne kadar zor? Malum 10 kişi doktora yapıyorsa 1 kişilik kadro açılıyor. Olay ot gibi doktora yapmamak, sürekli kendini geliştirmek, konferanslara katılıp yayın yapmak mı? Hakkıyla doktorayı tamamlamış birinin iş bulamamaktan korkmasına gerek yok mu?
0
hayley williams ile evlenecek genc
(12.09.18)
türkiye'deki üniversiteleri ve alanini bilmiyorum ama yurtdisinda yasadigin ülkenin dilini biliyorsan alaninda is bulmak cok zor degil genelde.

kadro ise apayri bi mevzu. cevremdekilerden örnek verecek olursam doktorayi bitirip 1-2 sene postdoc icin kalman mümkün ama sonrasinda ayni okulda kalmak cok zor, baska ülkelere gitmek gerekiyor.

sahsen doktora sonrasi ülke degistirmeye pek niyetim olmadigi icin de doktora sonrasi özel sektöre dönmeyi düsünüyorum.
0
ben de
(12.09.18)
iş bulma şansını artırmak için ilgili bölümlerin hepsine bir cv'sini yollamalı. kafalarına yatarsanız size ilan açabilirler. yoksa işiniz biraz şansa kalmış.
0
yemrem
(12.09.18)
o zaman anladığım kadarıyla türkiye'deki kadrolar limitli, kendimi illa türkiye'de çalışacağım diye kısıtlı tutmazsam şansım çok daha fazla artar.
0
🌸hayley williams ile evlenecek genc
(12.09.18)
bir çok üniversitede hocaların büyük kısmı zaten yurtdışı doktoralı
0
acetaminophen
(12.09.18)
Yer: Almanya.

Bölüm hocalarım ve konferanslara gelen misafir hocalar dahil, kadrolu hoca sayısı çok az. Yakınılıyor bu konudan hep.

Üniversiteler birkaç yıl anlaşmalar yapılıyor, bu iş böyle yürütülüyor. Sosyalbilimlerde en azından.

Doktora sonrası açıkta kalan duymadım, iş bulabiliyorlar. Ama kadrolu çalışan da duymadım.

Hocalar, NGOlarla, özel şirketlerle ortak proje yürütüyorlar hep bu nedenle. Çünkü koltukları hep tehlikede. Bu durumun İsviçre'de çok daha iyi olduğunu duydum.

Adam Prof. ama kadrosuz kısacası. Ot gibi olmakla, işinde başarılı olmamakla alakası yok. Bir üniversite politakası olarak, akademisyenin geleceğini sağlama almıyorlar.
0
buf-e kür
(12.09.18)
(6)

Profesör ile ilgili detaylı bilgiler vs

kozmosta bir nokta
Yurtdışından 4 ayrı profesörden kabul aldım. Aralarından birini seçmem gerekiyor. Haliyle o alanda en iyisi olanı seçmek istiyorum. Bunun için hangi unsurlara bakayım? Bir de bu profesörlerin eserlerinin başkaları tarafından referans olarak kullanılıp kullanılmadığını bulabileceğim bir site var mıdı
Yurtdışından 4 ayrı profesörden kabul aldım. Aralarından birini seçmem gerekiyor. Haliyle o alanda en iyisi olanı seçmek istiyorum. Bunun için hangi unsurlara bakayım?

Bir de bu profesörlerin eserlerinin başkaları tarafından referans olarak kullanılıp kullanılmadığını bulabileceğim bir site var mıdır?
0
kozmosta bir nokta
(12.09.18)
Hocalarin arastirma grubunda Türk birileri varsa, onlara sor hocanin veya grubun nasil oldugunu.

O disaridan cok afilli gözüken hocalarin gercekte 30 sene geriden geldigini gördü bu gözler. Tamamen networking'e dayanarak, doktora ögrencilerinin calismalarinda makalelerin sonuna isimlerini koyarak hala üniversitede yer ediniyorlar.
0
chitosan
(12.09.18)
@chitosan Türklerle tamamen alakasızlar. Muhtemelen ilk Türk öğrencileri de ben olacağım. Hocaların bazılarına doğrudan ulaşma şansım dahi olmadı. Bulundukları üniversitenin yabancı öğrenci birimi üzerinden başvurdum (belli bir ulusal burs programı dahilinde gidiyorum). Haliyle elimdeki tek referans internetteki researchmap gibi sitelerde veya üniversitelerin sayfasında bulunan bilgileri. Araştırma grubundaki kişilere ulaşma şansım da pek yok. Hemen hemen hepsi masters phd gibi dereceleri ülkedeki prestijli üniversitelerden almış vs. Yani dışarıdan bakınca gerçekten de hepsi afilli gözüküyor. O yüzden yazdıkları eserler ve ne oranda referans olarak kullanıldıklarına bakmak iyi bir fikir olabilir gibi geldi.
0
🌸kozmosta bir nokta
(12.09.18)
Bi de 5. bir profesörden daha yanıt bekliyorum yarın öbürgün belli olacak. Bu kişi ise ülkenin en iyi üniversitesinde (dünyada ilk 50'de). Bu üniversitede masters yapmış olmak da her kapıyı açan bir anahtar gibi olacağı için bazı noktalar çok içime sinmese de kabul gelirse orayı tercih edeceğim ama ne kadar sağlıklı olacak bilemiyorum şimdi.
0
🌸kozmosta bir nokta
(12.09.18)
Bu hocalardan hangileri size vakit ayirip, gercekten ilerlemenize yardim edecek, o onemli. Sizin ilerlemenize yardimci olamadiktan, odasinda bir gün bile bulunmadiktan sonra, alaninda ilk onda olsun, ne yazar? Sadece CV icin iyi bir etiket olarak kalir eger gittiginiz üniversite bilinen bir üniversite ise.

En iyiye degil o nedenle, size en ulasilabilir olana bakin derim.

Sizin calisma alaninizda yazilmis son birkac yilin doktora, master calismalarina bakin. Ogrenciler ne kadar alintilamis diye... scholar´da da basilmis eserler arasindan kabaca arama yapabilirsiniz.

Ek: Master sonrasi akademik hayat düsünüyorsaniz sadece üniversitenin adiyla yola cikmayin. Hoca ve bolumun sagladigi sartlar her kriterden onemli. Yok, calisma hayatina atilacaksaniz sonrasinda, üniversite adi bir tik daha onemli bence.
0
buf-e kür
(12.09.18)
@buf-e kür katılıyorum. Aynı mantıkla başvuru sürecinde tek cümlelik mail atan (ve beni kabul eden) ve kabul mektubunun bir kısmını benim yazmamı isteyen proflardan birini eleme niyetindeydim. Bu kişi son mailinde ülkedeki national museum'dan biriyle ortak yürüttüğü ve benim konumla da ucundan alakalı olan bir konuda yaptıkları çalışma için "beni seçersen bize yardımcı olursun" dedi. Bölümdeki profesörüme bunu anlatınca ise "adamın zamanı yok gayet normal ve yardım etmeni istediği araştırma meselesi ise çok iyi bir fırsat" diyince iyiden kafam karıştı.
0
🌸kozmosta bir nokta
(12.09.18)
linkteki yazı belki işine yarayabilir
ingilizcerevizyon.home.blog
0
acetaminophen
(12.09.18)
(13)

eeeğğyy ankaralılar!

mehmed resad
yaklaşık 10gun sonra ben de aranıza katılıyorum ve ne yapılır şehirde, nerde eglenilir, nerde gezilir hiçbir fikrim yok. internette sürekli saçma sapan kafe restoran önerisi yapılmış ama ben açık alan arıyorum, yeşillik olsun, ya da boş boş dolasilacak Kadıköy sokakları gibi yerler.. mekan da olur t
yaklaşık 10gun sonra ben de aranıza katılıyorum ve ne yapılır şehirde, nerde eglenilir, nerde gezilir hiçbir fikrim yok. internette sürekli saçma sapan kafe restoran önerisi yapılmış ama ben açık alan arıyorum, yeşillik olsun, ya da boş boş dolasilacak Kadıköy sokakları gibi yerler.. mekan da olur tabi, her türlü öneriye açığım.
0
mehmed resad
(11.09.18)
benim evde çok deli eğleniliyor da kontenjanlar dolu hep bu aralar. ankara'da kadıköy ararsan üzülürsün. ben bile ankara'yı seven ve istanbul'dan tiskinen biri olarak kadıköy görünce içim gidiyor "neden bizde yok ulan neden" diyorum. yok ama yani burada kadıköy gibisini bırak kadıköy'e azıcık benzeyen bir yer bile.

olsa olsa tunalı ve gop tarafları olur seni paklayacak mekanlar, oralar da pahalı ve biraz fazla kasıntı gelebilir.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(11.09.18)
Çok bir seçenek olmadığı için, fikriniz olmasa da birkaç aya her yeri öğreneceksiniz zaten. Kadıköy sokakları gibi yerler yok. Bakmadınız mı yazmadan önce?

Yeşillik olsun... Tabii, şehir inanılmaz yeşil zaten. Sahile de inmek ister miydiniz?

Şehirde, insani şekilde çimenlerine serilebileceğiniz Seymenler Parkı var mesela, Tunalı'ya da yakın. Onun dışında, umuyorum ki, üniversiteniz Hacettepe/ODTÜ ya da Bilkent üçlüsünden birindedir. Yeşile, dışarıda vakit geçirmeye doyarsınız böylece.

Ek: İyi arkadaşlar edinmeye bakının. Çok boğucu olabiliyor yoksa Ankara, özellikle de sosyalliğe alışmış İstanbullular için.
0
buf-e kür
(11.09.18)
açık alan: seğmenler parkı, kuğulu parkı.
sokakta takılıp içmek için: tunus caddesi, bestekar, tunalı hilmi, kennedy caddesi.
mekan olarak gaga manjero, cafe bien, haymatlos, soul pub.
kebap için dayının yeri.
dans için umumi, gitmedim ama öküz.
0
hayley williams ile evlenecek genc
(11.09.18)
zaten odtünün kampüs bayaa yeter çok bunalırsan tunalıya gidersin genelde ünililer if te takılıyor tunus caddesindeki. sonraaa eymir gölü var araba varsa ekibinle gidersin. ankara güzel şehir ben seviyorum.
0
lata
(11.09.18)
buf +1
İstediklerine uyan tek yer kampüs :)
0
pati
(11.09.18)
Keçiören, karapürçek, doğantepe görülmesi gereken ilk üç yer. Buraları gezmeden ankarayı gezdim diyemezsin.
0
Delay Fuze
(11.09.18)
Ben 4 aydır buradayım nedendir bilmiyorum hiç sevmedim. Arkadaşım yok, sosyal değilim.. Sıkıcı geliyor burası nedense. Gezip görmeye fırsatım da olmadı, bakalım...
0
lana del rey
(11.09.18)
Ayrıca rica ederim seğmenler parkına gitme.
0
Delay Fuze
(11.09.18)
ilk geldiğimde bende neresi güzel diye sorsam hep çeşit çeşit kafeler söylüyorlardı, çok yadırgamıştım. zamanla alışırsın. şimdide ya ne önereceklerdi diye düşünüyorum :)
0
şubatsonrası
(11.09.18)
@lana sorun sende değil. Zaten çok sıkıcı, sevimsiz bir şehir. Sevilecek bir tarafı yok.
0
pati
(11.09.18)
kampüs sana yeter, merak etme. yurtta kalmaya gayret et, 100.yıl facebook grubuna üye ol.

odtü kampüsünden yeşil yer yok, merak etme. Eymir gölü var, o da odtü sınırlarında zaten :)
açık alanda içmek istersen, mm binasının çatısı (hala açık mı bilmiyorum) içmek için en güzel yerdir. olmadı devrim'de içilir. daha olmadı çarşı önü çimlerde falan.

Ankara'nın en güzel yeri odtü. sen sen ol, kampüsün tadını çıkar.
0
babilbaligi
(12.09.18)
2 sene önce geldim ankaraya, aslen ankarlıyım ve üniversiteye kadar ankarada yaşadım, sonra istanbul eskişehir ve antalya da yaşadım.

antalyadan buraya geldiğime pişmanım şu an çünkü mavi zaten yok burada ama yeşil de yok, insanlar da bir kaba.

istanbula göre trafik iyidir, şehir düzeni de iyi sayılır.

seğmenler parkı var, mogan gölü var ama yaramaz, eymir gölü var orası iyidir ama yeşil alan anlamında çok tatmin etmez.

araç var ise 1-1.5 saatlik mesafede ilçeler var, oralar daha yeşil ama bilemedim.
0
nucleon
(12.09.18)
Ankarada mekanlarin önemi yok, olmuyo da.

Yukarida arkadaslar demis zaten; en guzeli belirli bir arkadas kitlesi sabitleyip hep beraber ayni yerlerde takilmak.

Bu kadar insan yazdigina gore mini bir zirve bile yapilabilir. Amac sosyallesmek olduktan sonra..
0
bir3iki7
(12.09.18)
(6)

Hastayken kahve içilir mi?

karabasun
Soğuk algınlığı senede bir kaç kere nükseden bir hastalığımızdır. Bu dönemlerde kahveye devam etmenin bir sakıncası olur mu?
Soğuk algınlığı senede bir kaç kere nükseden bir hastalığımızdır. Bu dönemlerde kahveye devam etmenin bir sakıncası olur mu?
0
karabasun
(11.09.18)
abartmamak koşuluyla içilebilir.
tylol, nurofen türü ilaçlar ile içilirse çarpıntı yapabilir.
0
hepatus
(11.09.18)
Boğazı kurutuyor ve su kaybettiriyor ekstradan. Bir de, bol bol dinlenip uyumam gereken vakitte niye kahve içesin ki?
0
buf-e kür
(11.09.18)
Hastayken kahve içince tat alamıyorum ben, nasıl içebiliyorsunuz ki hasta halde? Bana tadı garip geliyor öyle zamanlarda
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(11.09.18)
@buf-e kür: kahvenin kendi suyunun kaybettirdiği suyu telafi ettiğini duymuştum. ayrıca (Allah korusun) sizi yatağa bağlayan bir hastalık değilse, sürekli yatmak sıkıcı olmaz mı? Ben hastalıktan dolayı evde iken, uyumayacaksam mümkünse yatmıyorum

@bir fincan: her hastalık, yenilen ve içilenlerden alınan tadı etkilemiyor

az önce bir fincan demleyip içtim, afiyet oldu :) yine de kişiye ve hastalığa göre içilmemesi gereken bir durum varsa bilemem
0
🌸karabasun
(11.09.18)
benim ağrıyan boğazıma hiç iyi gelmiyor, o yüzden tercih etmiyorum.
0
Bruce
(11.09.18)
@karabusun, hayır. Kahve içince, bir iki bardak daha su içmek gerekiyor. Meyve-sebzenin içindeki doğal su dediğiniz şekilde, ama kahve öyle değil.

Ben birkaç kez soğuk algınlığı geçirmiyorum yılda. Neredeyse hiç geçirmiyorum... Bir yerden bulup bakteri kapıyorum ve o süreçte genelde ağır geçiyor. Onda da değerli uykum her zamankinden. Kahve uyarıcı, uyku kalitenizi de düşürebiliyor ayrıca. Bir de evet, tadı hiç olmuyor kahvenin hastayken.
0
buf-e kür
(11.09.18)
(20)

Derdinizi opeyim.

stavro
Boyle abuk subuk sacma sapan bir derdiniz var mi?
Boyle abuk subuk sacma sapan bir derdiniz var mi?
0
stavro
(10.09.18)
kupelerim eskidi. aynılarıni bulamıyorum, halbuki düz halka.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(10.09.18)
Benim gumuscude var, alayim sana:)
0
🌸stavro
(10.09.18)
Hangi ülkeye yerleşeceğimize karar veremiyoruz.
0
quaker
(10.09.18)
Ayaklarım üşüdü ama çorap giymek istemiyorum.
0
dissendium
(10.09.18)
yaz bitti. mont giyme zamanı geldi
0
bana her yer cehennem
(10.09.18)
Yaz bitti + 1
Sabah kalktım ki sıcaklık 13, hissedilen 11 derece. Yorganlı morganlı yattım gece.
Yarın yeniden 29’a varıyormuş gerçi :)
0
aychovsky
(10.09.18)
Şu an en büyük derdim geçici yuva olduğumuz köpeğin ilk 24 saat içinde 3 kez eve çişini yapması. :(
0
ms brownstone
(10.09.18)
Yeteri kadar karbonhidrat alamıyorum
0
Delay Fuze
(10.09.18)
Mentor lazım
0
Giovanni Pipitto
(10.09.18)
@stavro, ahahah çok teşekkürler.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(10.09.18)
modanın yakınından bile geçmediğim, hiç anlamadığım halde arkadaşım davet etti diye zorlu center'daki defile organizasyonuna katılmak zorundayım. kendi tasarımları sergileneceği için mevzu önemli. işten çıkıp nasıl gidecem, ne giyecem, gidince elimi ayağımı nereye koyacam fikrim yok. daraldım.
0
zgrydn
(11.09.18)
yemek sepetinden guzel sebze yemekleri siparis edemiyorum.
0
jimicik
(11.09.18)
- hangi ulkeye yerlesecegim sorunu abuk subuk dert degil yahu.
- Yaz bitimesi de gayet ciddi bir dert. En azindan kendi adima:) Montan da nefret ederim.
- En azindan aksam goruyorsun kediyi. Benim aksam gorecegim bir kedi yok:)
- Git otur bir kenarda izle defileyi cool cool:)
0
🌸stavro
(11.09.18)
ayakkabımın derisi çok yumuşak bugün ucunu sürttüm, derisi kalktı.
kelimelik oynuyorum ama baya kötüyüm öyle böyle değil.moraller bozuk.
0
damla sakızlı dondurma
(11.09.18)
istediğim cips bakkalda yok. almam için te ebesinin nikahına yürümem lazım. yürüyemem, ama canım çekiyor. aynı şey yer fıstığı ezmesi için de geçerli.....
0
nice tnetennba
(11.09.18)
Kahvenin ilk yudumunu yeterince beklemeden almışım dilim yandı acıyo
0
pastörizesüt
(11.09.18)
internetim bitmek üzere yenilenmesine daha 10 gün var.
0
xdenizx
(11.09.18)
oglen yedigim yemegin sosunda sarimsak varmis. buram buram kokuyorum su an. ustelik yakinlarda sakiz/listerine ya da ne bileyim kokuyu bir sekilde azaltacak bir seyler alabilecegim bir yer yok. agzim kapali oturuyorum oylece. hangi akla hizmet sarimsak koyarlar sosa!!
bir kasik kahve mi atsam agzima acaba?
0
65 derece
(12.09.18)
Kütüphanenin klimasından çok ses geliyor şu an, nehrin sesini duyamıyorum.
0
buf-e kür
(12.09.18)
kulaklığımı evde unutmuşum. ofisteki bütün aptal sesleri duyuyorum.
0
muslugubozukhayrat
(12.09.18)
(12)

İçimi yumuşak rakı?

bradfords
Sizce içimi en rahat rakı hangisi arkadaşlar?
Sizce içimi en rahat rakı hangisi arkadaşlar?
0
bradfords
(10.09.18)
tekirdağ

edit: yeni rakı ala+1
0
datnet
(10.09.18)
yeni rakı - ala
yeni rakı - yeni seri
0
silah taciri
(10.09.18)
göbek rakısı
0
re noreno
(10.09.18)
Beylerbeyi - gobek
Icebildigin kadar ic, ertesi gun sifir basagrisi
0
bunch of
(10.09.18)
Tekirdag altin.
0
buf-e kür
(10.09.18)
yeni rakıda anason kokusu çok baskın. o kokuyu sevmeyenin midesini bulandırır. ala bile çok kokuyor..

tekirdağ altın+1 eğer çok para vermem dersen de tekirdağ yeşil üzüm.
0
canercuxy
(10.09.18)
kara efe, nam-ı diğer efe 3 distile.
0
treamorg
(10.09.18)
efe - yaş üzüm rakısı
0
muslugubozukhayrat
(10.09.18)
ala diyen arkadaşlar birazcık serte alışmışsa demek ki :)

tekirdağ gold
sarı zeybek
yeşil efe
0
giovanne
(10.09.18)
Yeni Rakı ala
0
eazy
(10.09.18)
Tekirdağ altın yağ gibi akar...
0
Delay Fuze
(10.09.18)
efe yaş üzüm
0
birfincankahvedahaisteyenadam
(10.09.18)
(7)

Bisiklet istiyorum??

gameofannen
sürüşü kolay, fazla eğilmeye ihtiyaç duymayacağım, belimi ağrıtmayan, selesi popoyu ağrıtmayan, yeni başlayan birisi için yol bisikleti.
sürüşü kolay, fazla eğilmeye ihtiyaç duymayacağım, belimi ağrıtmayan, selesi popoyu ağrıtmayan, yeni başlayan birisi için yol bisikleti.
0
gameofannen
(10.09.18)
alınık satılık kısmına bakabilirsiniz :) ilana koydum bir saat önce
0
bahtsiz bedevi benim
(10.09.18)
ilanı göremedim.
0
🌸gameofannen
(10.09.18)
fazla eğilmeye ihtiyac duymayacağın bir yol bisikleti yok. şehir bisikletlerini mi sormak istedin acaba? eğer öyleyse carraro markasına bakabilirsin.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(10.09.18)
drop bar değil de flat bar'lı yol bisikleti bakacaksınız işte. hybrid falan gibi tanımlar var. selesi bi nebze daha etli oluyor. sürüş pozisyonu selenin yüksekliğiyle alakalı zaten, istenildiği gibi ayarlanır.
0
onemoremile
(10.09.18)
Sele secimi size kalmis. Fazla egilmeye ihtiyac duyulmayan baslangic bisikleti: Kettler´in vintageleri, lastik yol bisikleti kadar ince, spor bisikleti olarak geciyor: farm9.static.flickr.com

Yoksa yol bisikletini kendiniz toplayacaksiniz, genelde drop bar cunku. Bende rahatsizligimdan dolayi boynumu tutamadigimdan dediginiz gibi bir bisiklet ariyordum, sonra Kettler alu buldum.
0
buf-e kür
(10.09.18)
Şehir/tur bisikleti alacaksın. Sıfır takıntın yoksa kesinlikle ikinci el al. Bak bu dediğimi uygularsan mutlu olursun. İnternet sıfır ayarında ikinci ellerle dolu.

Marka model de önereyim, kendim kullandım, sedona 410. Ama 2015-2016 yolunda üretilen modelini al. Bir tane de kaliteli sele al kendine, selesi rahatsız gelir ilk başta.
0
sylr
(11.09.18)
sedona 410 listeye aldım. ama ikinci el bulabilir miyim bilmiyorum.
başka önerisi olan?
0
🌸gameofannen
(11.09.18)
(7)

kütüphanede bilgisayarla tek başına çalışanlar

aydin meyrin
Uzun süre çalışırken bilgisayarınızı bırakıp ihtiyaçlarınızı nasıl karşılıyorsunuz? Eşyalarımı birine emanet etmeye ya da bulunduğum yerde bırakmaya çekiniyorum. Ben mi fazla güvensizim acaba? Tüm eşyalarımı alıp yerimden kalkmak durumunda kalıyorum. Bu da tekrar yerleşme demek oluyor, fokus ve zama
Uzun süre çalışırken bilgisayarınızı bırakıp ihtiyaçlarınızı nasıl karşılıyorsunuz? Eşyalarımı birine emanet etmeye ya da bulunduğum yerde bırakmaya çekiniyorum. Ben mi fazla güvensizim acaba? Tüm eşyalarımı alıp yerimden kalkmak durumunda kalıyorum. Bu da tekrar yerleşme demek oluyor, fokus ve zaman kaybı oluyor. Siz ne durumdasınız?
0
aydin meyrin
(07.09.18)
ben starbucks'ta bile bırakıp gidiyorum çoğu zaman. yakınımda biri varsa ondan rica ederim bakar mısınız diye. kimse yoksa da bırakıp giderim, zaten en fazla 10 dakikada geri geliyorum.
0
yeteramadenedimherseyi
(07.09.18)
güvenmek içi boş bir yöntem.
her türlü götürürler sizin malları.
hırsızlar her yerde.
0
işimdeyim gücümdeyim
(07.09.18)
guvenmiyorum.
laptop varsa alirim.
0
cedex
(07.09.18)
Ben senelerdir birakip gidiyorum. Milli Kütüphane, üniversite kütüphaneleri, vakif kutuphaneleri, kahveci... Günde 3 lt su iciyorum. Her tuvalete gittigimde kilitli dolaba kaldirsam esyalarimi, zaten vaktimin yarisi gidecek.

Mac´im falan yok. Bir korkum da yok. 5 senelik bilgisayar, agzi burnu yamulmus, yuz tane sticker var üstünde. Kim ne yapsin... Bir de icerige ulasmalarindan korkum yok. Soyle ki usb-stick de dosyalar da sifrelenmis.
0
buf-e kür
(07.09.18)
Kamera var her yerde
0
coca cola
(07.09.18)
Mac veya Monster falan olsa çekinirdim herhalde ama eski bir laptop olduğu için çay içeceksem bırakıp gidiyorum, çıkanları kontrol etmeye çalışıyorum (gerçi çantasına koysa nerden bilcen). Yemek yemeye gidiyorsam yanıma alıyorum, kitap ve defterlerimi açık bırakıp gidiyorum. Yer işgalini içime sinmeyerek yaptığım için en geç yarım saatte geliyorum. İşim daha uzunsa her şeyimi yanıma alıyorum ki sirkülasyona daha fazla zarar vermeyeyim.
0
le jeune turc
(07.09.18)
Minimum duzeyde iciyorum. Kalkmam gerektiginde onemli esyalari yanima aliyorum.
0
superfluid
(07.09.18)
(6)

Terzide verilen kağıt

buf-e kür
Terzide verilen minik kağıdın adı neydi? Bu kağıdı götürüyorsunuz ve eşyanızı/giysinizi alıyorsunuz. Ya da postacı sizi evde bulamadığında bıraktığı kağıt... Türkçe kelimeyi arıyorum.İngilizce ve Almancası aklımda. Bulamazsanız onları da ekleyeceğim.
Terzide verilen minik kağıdın adı neydi? Bu kağıdı götürüyorsunuz ve eşyanızı/giysinizi alıyorsunuz. Ya da postacı sizi evde bulamadığında bıraktığı kağıt...

Türkçe kelimeyi arıyorum.

İngilizce ve Almancası aklımda. Bulamazsanız onları da ekleyeceğim.
0
buf-e kür
(07.09.18)
Matbu evrak?
0
ykyt
(07.09.18)
Fiş
0
monogram
(07.09.18)
postacı örneği için mazbata deriz.
0
damla sakızlı dondurma
(07.09.18)
Makbuz hizmet alındıktan sonra veriliyor. Bir şey alınacak, ödenecek, onun kanıtı da makbuz. Ama dediğim kağıt parçasının bununla bir alakası yok.

Matbu evrak: Terim ama bu. Terzi ''matbu evrağınızı getirin.'' demez herhalde?

Fişe gidiyor aklım.
0
🌸buf-e kür
(07.09.18)
Teslim fişi?
0
John Bloor
(07.09.18)
teslim fişi +1
www.google.com.tr
0
Bruce
(07.09.18)
(6)

Öldükten sonra bedeninizin dünya dışına gönderilmesini

neymis
İster misiniz?Bir şirket kursak, marsa, güneşe göndersek müşterisi çıkar kesin.siz ne düşünürsünüz?
İster misiniz?

Bir şirket kursak, marsa, güneşe göndersek müşterisi çıkar kesin.
siz ne düşünürsünüz?
0
neymis
(06.09.18)
Kaynaklarin gereksiz tuketilmesi oldugu icin istemem. Zaten hepimiz yildiz tozuyuz eninde sonunda yeniden yildiz tozu olucaz.
0
Traveller
(06.09.18)
Mars'a canlıyken gidebilmek daha mantıklı, öldükten sonra azot döngüsüne katılmak daha verimli bir hareket olur.
0
angelus
(06.09.18)
iss gibi dünya yörüngesine koysalar fena olmaz aslında, ferah ferah. klostrofobim var benim.
0
alwayschargeneverbend
(06.09.18)
beni koyumun yagmurlarinda yikasinlar. nö
0
exlibris
(06.09.18)
“o kadar çok paraları var, harcadıkları işe bak. vizyonsuzlar.” diye düşünürüm.
0
meyal
(06.09.18)
Su konudan haberdar mıyız, ben ortaokuldayken bile konu idi: (bkz: Uzay çöpü)

Hayır istemem. Topraga gübre lazım. Bu alanda is yapmak istiyorsanız, saf organik pamuk kefen üretin. Cok dandikmis kumaslar.
0
buf-e kür
(07.09.18)
(8)

köpekten korunmak için

owaki
vahşi ve sürü halinde köpek saldırısı durumunda ne yapılabilir?köpek savar vb aletlere güvenmiyorum.
vahşi ve sürü halinde köpek saldırısı durumunda ne yapılabilir?
köpek savar vb aletlere güvenmiyorum.
0
owaki
(06.09.18)
sürü ise hele de vahşi ise yapacak tek şey ani bir hareket yapmayıp sakin kalmak.
0
giovanne
(06.09.18)
Yere uzanıp ölü taklidi yapmak. Ama öyle bir durumda bu kadar soğukkanlı kalmak imkansız gibi görünüyor. O yüzden bence topuk ve en yakın apartmana/markete/kapısı olan bir yere sığınmak mantıklı olabilir.

Benim başıma gelirse de bana doğru koşan sürüye ben de koşarım ve ocaktan arkadaşları çağırıp ertesi gün sürüye tespih sallarım. Ayaklarını denk alsınlar.
0
noraliya
(06.09.18)
köpkelerle iletişim kurmayı öğrenebilirsin. bu korkularını yok eder. saldırıya uğrama ihtimalini sıfıra çekmez ama belki 10-20 kat azaltır.
0
orpheus
(06.09.18)
@orpheus +1

Saldırmak için özel eğitilmemiş köpekler ile saldırsın diye üretilmiş (pitbull vb.) cinsler harici köpekler, hele vahşi köpekler o kadar insancıldır ki. Genelde köpek sürüleri ile karşılaşınca hepsiyle oynuyorum, seviyorum. Özellikle sürülerle karşılaşmak için sürülerin yaşadığı yerlere gittiğim oluyor.

Şahsi tecrübelerime dayanarak yazıyorum, sorumluluk kabul etmeyerek (arkadaşsız büyüyen asosyal çocuk, tek arkadaşı köpekler):

Önce eğiliyorum, tehdit unsurunu ortadan kaldırıyorum.

Elimi öne doğru kaldırıp gelmelerini bekliyorum.

Geldiklerinde kokumu aldıklarında yavaşça seviyorum. Artık sürünün bir parçasıyım hatta alfayım, küçük köpekleri beslerken büyükler yemeklerini almaya çalıştığında bağırmam yetiyor.

Evcil olmayan hiçbir köpek beni ısırmadı. Binlerce, abartmıyorum, köpek sevmişimdir.
0
farabi
(06.09.18)
Ben saldiririm kopege. Nefret ediyorum kopeklerden.
0
stavro
(06.09.18)
orpheus
(06.09.18)
Kirsalda sürü halindeki kopeklere, hele de ucsuz bucaksiz acik alanda, tek basina cok bir sey yapilamaz. Dikkatleri, araba kornasiyla vs. baska bir alana cekilebilir, sizi gorup aciyan varsa, o da yine dagda tepede mumkun degil.
Kendini buyuk gostermek caydirici olabiliyor. Sirtinda surekli kocaman davul zilleri tasiyan arkadasima yanasmiyordu mesela mahallenin en saldirgan kopekleri.

"Basini oksa, sev." diye ogut veremezsiniz boyle durumlarda. Cesar Milan bile kan icinde birakilip saglam isiriliyor, gelmis buraya "kokumu almalarini bekliyorum." diyorsunuz. Davranis bozuklugu olan ev kopegi oldugu gibi; cesitli nedenlerle saldirganlasabilen, kirsalda yasiyan ve sürüyle dolasan kendi cinsine de insana da saldiran kopekler de var arkadaslar.
0
buf-e kür
(06.09.18)
Paylaşılan video gayet güzel fakat o arkadaşta farklı bir soğukkanlılık/güven ve köpeklerden korkmama durumu mevcut. O kadar sakin kalabilmek çok kolay görünmüyor.

Köpeklerin de bunu sezdiklerini ve ona göre reaksiyon gösterdiklerini düşünüyorum.

Ama yine de açık arazideyken önemli olan kaçmamak, sakin kalmaya çalışmak olacaktır.
0
038576
(07.09.18)
(7)

Trakya gezilecek görülecek yerler

ZetaStar1903
Trakya da mutlaka gezmelisim görmelisin yemelisiniz dediğiniz yerler var mı?
Trakya da mutlaka gezmelisim görmelisin yemelisiniz dediğiniz yerler var mı?
0
ZetaStar1903
(06.09.18)
keşan tarafına giderseniz eğer satır et tavsiye ederim. birde peynir helvası nım nım nım ağzımın suyu akmış olabilir.
0
ferrarimizolaydisatardik
(06.09.18)
Edirne'nin bir Osmanlı başkenti olduğunu düşünürseniz orada epey gezecek cami, kapalı çarşı vs. var. Enteresandır fazla antik kent kalıntısı / buluntusu yok. Biz sadece Vize'de bir antik tiyatro'ya rastlamıştık. Onu da çepeçevre telle kapatmışlar. Uzaktan bakabiliyorsunuz ancak. Keza Küçük Ayasofya Kilisesi (Gazi Süleyman Paşa Camii)de kapalıydı biz gittiğimizde. Ama saatine bağlı olarak açık olabilir. Gıcır gıcır restore etmişler, yeni gibi (burada bir iç çekiyorum, restorasyon dediğimiz şey evdeki mutfak tezgahını yenilemek gibi bir şey olmamalı tarihi yerlerde).
Onun dışında Edirne'de ciğer yiyebilirsiniz, badem ezmesi ve süt ürünleri (peynir, tereyağı vs.) meşhur.
0
SiyamkedisiZorro
(06.09.18)
Trakya Bağ Rotası.
0
buf-e kür
(06.09.18)
Bağlar ve şarapçılar +1

kesinlikle underrated bir şarapçılık var Trakya'da.
0
burfak
(06.09.18)
Kastro, igneada
0
kuehles blondes
(06.09.18)
Kırklareli'nin tümü
0
leo1905
(06.09.18)
büyük mandıra'da tavuk yemek,
alpullu mimar sinan köprüsü
alpullu şeker fabrikası "tel içi" kısmı ve "atatürk köşkü"
0
for the record
(07.09.18)
(5)

Atatürk Havalimanı'ndan Kadıköy'e gece ulaşım?

hincaluluc
Merhaba ahali,Haftasonu gece 2-2.30 gibi ineceğim Atatürk Havalimanı'ndan Kadıköy Rıhtım ya da Boğa civarına gitmem gerekiyor. Havaş/Havataş/Havabüs bilmem ne derken hem kafam karıştı hem de google aramalarından anlaşılır bir cevap çıkaramadım. En makul en ucuz ulaşım şekli hangisi olur gecenin körü
Merhaba ahali,

Haftasonu gece 2-2.30 gibi ineceğim Atatürk Havalimanı'ndan Kadıköy Rıhtım ya da Boğa civarına gitmem gerekiyor. Havaş/Havataş/Havabüs bilmem ne derken hem kafam karıştı hem de google aramalarından anlaşılır bir cevap çıkaramadım.

En makul en ucuz ulaşım şekli hangisi olur gecenin köründe? Güncel bilgisi olan yardımcı olabilir mi?

Teşekkürler.
0
hincaluluc
(05.09.18)
havaş'tan zincirlikuyu metobüs durağında inip metrobüsle söğütlüçeşme'ye gidebilirsiniz.

ya da taksim'de inip kadıköy- taksim sarı dolmuşlarına binebilirsiniz.

edit: adı havatas ya da havabus de olabilir emin değilim durakları sorarsınız.
0
hesabım silindi kırgınım modlar
(05.09.18)
Havaş/Havataş her ne ise artık adı, o Taksim'e gidiyor her saatte. Taksim'den de kesintisiz sarı dolmuslar var Kadıkoy'e.
0
buf-e kür
(05.09.18)
havabüs 01:00 - 04:00 arası çalışmıyor.
0
spirit crusher
(05.09.18)
metrobüs
0
tanrinin kudret eli
(05.09.18)
taksiyle sirinevler metrobus duragina gel, 10/15 arasi yazar, sonra metrobus son durak, sonrasini biliyon zaten..
0
alttaraf
(05.09.18)
(7)

Hareket etmekten hoşlanmamak/Hımbıllık

:)
Ya ben bitki gibiyim. Hareket etmekten hoşlanmıyorum. Ev işi, spora gitmek vs işkence sanki.. Çoğunluk benim gibi mi, yoksa istisna ben miyim?
Ya ben bitki gibiyim. Hareket etmekten hoşlanmıyorum. Ev işi, spora gitmek vs işkence sanki.. Çoğunluk benim gibi mi, yoksa istisna ben miyim?
0
:)
(05.09.18)
Amaçsız, başıboş edilen hareketi hiç sevmem. Bana "Yürüyerek Çin'e gidiyoruz" deseler enerjik hissederim ama "Öyle takılacağız ya, şöyle etrafa ne var ne yok diye bir bakalım" deseler 10 metrelik yer bile olsa beni yorar.
0
Bu ne ya?
(05.09.18)
Bir ara ben de oyleydim. Birkac sene once. Sonra farkettim ki az yemek yedigimden oyle oluyormus. Az yemekten enerjim de olmuyormus ve tembellesiyormusum.
Adamakilli yemek yiyince hic de oyle olmuyorum boyle daha iyiymis.
0
stavro
(05.09.18)
Beslenme düzeniyle ilgili, yeme düzeniniz iyi değilse öyle oluyor bana sık sık olurdu doktorla görüştüm kan testi vs yapıldıktan sonra yemek alışkanlığımı düzeltmemi söyledi bazen 1 öğünle geçiştiriyordum günü.
0
solo
(05.09.18)
hareketsizlige alismissin. bi yerden baslarsan acilirsin. her aksam iki kilometre yurumekle basla.
0
tabudeviren
(05.09.18)
sigara kullanıyorsan, sigarayı bırak ve sadece 48 saat sabret, enerjim inanılmaz yükseldi benim.

ha, şu an 48 saat biteli çok olmadı, ne kadar daha dayanırım bilmiyorum onu:)
0
captainobvious
(05.09.18)
Kendinizi bu sekilde kabul etmeyin. Ev isi cogunluga iskence. Ama sürekli hareketsizlik tehlikeli bir sey. Sadece vucudunuzu degil, ruh sagliginizi da koruyamazsiniz uzun vadede.

1. Gidip bir detayli kan testi yaptirin. Bazi degerlerin normalin disinda olmasi yorgunluga, enerjisizlige yol aciyor.

2. Seveceginiz bir hareket türü bulun. "Spora gitmek" ne mesela? Belki de size gore degil. Her spor dalini deneyin, bir tanesi ilginizi cekecek.
0
buf-e kür
(05.09.18)
hareket etmezsem her yerim ağrıyor tam tersiyim dediklerinin
0
basond
(07.09.18)
(14)

Arkidişler bisiklet süremiyorum

mewthree
Çocukken öğrenmedim. 26 yaşımda da bir deneyeyim dedim. On beş yirmi dakika denedikten sonra yapamadım. Yarın GECE yine deneyeceğim. Süreci hızlandırmak için tavsiyesi olan var mı? :(
Çocukken öğrenmedim. 26 yaşımda da bir deneyeyim dedim. On beş yirmi dakika denedikten sonra yapamadım. Yarın GECE yine deneyeceğim. Süreci hızlandırmak için tavsiyesi olan var mı? :(
0
mewthree
(05.09.18)
Pedal çevirmeden kaykayda gidermiş gibi ayaklarınızla şeyapın arada hızlanınca da ayaklarınızı yerden kaldırın. En azından güvenli dengeyi öğrenirsiniz gibi bence.
0
mor.inek
(05.09.18)
pratik gerekli, pratik yaptıkça öğreneceksiniz. biraz daha sabır.
0
biravekahve
(05.09.18)
bir duble viski stresi azaltir.
0
ateistanbul
(05.09.18)
sen sürerken arkadan birisi tutsun, sonra senin haberin olmadan bıraksın.
0
teritori
(05.09.18)
Koltuk ve gidon ayarını size göre indirin, ayaklarınız rahatça yere değiyor olsun.

İleri bakın, sadece ileri bakın. Asla gidona ya da pedala bakmayın.

Sonra sağlaksanız sğ, değilse sol pedalı tam dik konumdan bir tık ileri pozisyonda bekletin.

Ayağınızı pedala koyun ve sıkı durun, bütün gücünüzle pedalı itin/basın ve hızlıca kendinizi ileri atmayı sağlayın.

O esnada en önemli nokta ileri bakmaktır, asla gidona ve yere bakmayın.

İlk kuvvetli ayağınız ile yol almaya başladıktan sonra panik yapmadan yavaşça diğer ayağınızı da pedala koyup yavaşça çevirmeye başlayın.

Vitesin 1'de yani en yumuşak vitesde olması işi kolaylaştırır.

Unutma, sadece ileri bak.

Üç denemede öğrenmen lazım, dünyanın en basit işlerinden biri. Bisikletin gitmesi içinn senin bir şey yapmana gerek bile yok aslında.

Gidonu sabitleyip bisikleti hızlıca fırlatsanız uzun bir süre düm düz gider zaten.

Sadece ileri bak demiş miydim?
0
John Bloor
(05.09.18)
John Bloor açıklamış güzelce.

Ben de şu videoyu:
www.youtube.com

ve şu bağlantıyı bırakayım:
www.bisikletforum.com
0
sarsuk
(05.09.18)
ayaklarına veya bisiklete bakma sadece önüne bak +1
0
damla sakızlı dondurma
(05.09.18)
Ben de binemiyorum. Bir ara ders alacağım.
0
SiyamkedisiZorro
(05.09.18)
Binemeyenler toplansın ders vereyim, 3 ders sonra teker yaptırırım :)
0
John Bloor
(05.09.18)
ben de şu videoyu buraya bırakayım. aynı yöntemle 2 saat içinde kızıma öğretmiştim. yetişkin olduğunuz için pedalları sökme aşamasını atlarsınız.

www.youtube.com
0
lazpalle
(05.09.18)
Neden kimse arka tekeri 3 lemekten bahsetmiyor. Denge sağlandıkça yan tekerlerden biri çıkar, 3-4 kere düşülüp diz patlatılır, daha o yara kabuk bağlamadan güven kazanılıp 2 tekere geçilir. bu işin olayı budur. o 4 tekerlekle karizma bi gider yani. diyeti bu.
0
onemoremile
(05.09.18)
Denge tekerleri ogrenmeyi geciktiriyor, tavsiye edilmez. Size yardimci olacak sabirli bir insan bulmak gerekiyor. Bir de, vitesi tutan duzgun bir sehir bisikleti/Hollanda bisikleti... Gidip dag bisikleti ya da yol bisikletiyle bisiklet surmeyi ogrenmeye kalkmayin.

Balansim rezalet ve sportif olmanin yanindan gecmeyecek biri olarak soyluyorum, ben de 20li yaslarda ogrendim bisiklet surmeyi ve 3-4 kez yarim saatlik cabalama yetti bana. Ayni sene gittim Danimarka´da tura ciktim hatta abartip :-)

Ilk suruslerinizde dizlik ve kask kullanmayi dusunebilirsiniz, aslinda kaski hep kullanabilirsiniz, tabii bunlar ogrenme surecini hizlandirmaz. Ama bir derece guven verir size.
0
buf-e kür
(05.09.18)
kucuk bisiklette deneyin bmx tarzi bir sey bulursaniz hatta cok rahat olur. utanirim kucuk bisikletle derseniz, ucra yerlerde bir arkadasinizi da alip pratik yapin. direk at gibi bisikletle denemeyin.
0
Crymeariver
(05.09.18)
teşekkürler tavsiyeleriniz için. sabah erken kalkacağımdan (kaytarmıyorum -_-) bugünü es geçsem de önümüzdeki gecelerde işime yarayacak.
0
🌸mewthree
(06.09.18)
(29)

lise arkadaşlarınız

yuvarlanantencereninkapagi
görüşüyor musunuz? evetse kaciyla, ne sıklıkla? ilişkiniz ve iletişiminiz nasıl? bugün bunu düşündüm. lise arkadaşlarimdan hiçbiriyle görüşmüyorum- sıfır. büyük bir kayıp bence.
görüşüyor musunuz? evetse kaciyla, ne sıklıkla? ilişkiniz ve iletişiminiz nasıl?


bugün bunu düşündüm. lise arkadaşlarimdan hiçbiriyle görüşmüyorum- sıfır. büyük bir kayıp bence.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(03.09.18)
Ne kayıp görüşmek mi görüşmemek mi?
3 kişi ile hiç iletişimim kopmadı liseden. 10 sene önce mezun oldum. Vay be 10 sene olmuş. Gaddeymit!!
0
vatan ayini
(03.09.18)
görüşmüyorum. sadece yıllar önce bir arkadaşım ulaşmıştı email ile, bir kaç email ve bayram kutlaması sonrasında iletişimimiz durdu. bazı şanslı insanlar oluyor, orta lise arkadaşları ile aynı iş yerinde filan oluyorlar, hem garip geliyor hem de imreniyorum.
0
puc
(03.09.18)
gorusmemek kayip
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(03.09.18)
biriyle görüşüyodum, buldumcuk oldu sonradan. artık görüşmüyoruz skkdkd
0
nice tnetennba
(03.09.18)
Neredeyse nepsi yaşam tarzı bakımından muhafazakar dindar, gelir bakımından fakir fukara veya orta altı gelirli ailelerin başarılı ancak memurluk peşindeki vizyonsuz ve sıradan çocuklarıydı. Yüzde 90’ı da gitti öğretmen oldu. Bana bir faydası olmayacak sıkıcı insanlardı. Arada denk geliyorum da özel görüştüğüm kimse yok.
0
i ve been mistreated
(03.09.18)
Bir kişiyle görüşüyorum. Yoğun olmazsak ayda en azından bir defa görüşmeye çalışıyoruz.
Ailem dışında yanında en rahat olduğum kişi o, hayata bakışımız çoğu zaman uyuşmuyor ama iletişimimiz iyi.
0
olabilir ya da olmayabilir
(03.09.18)
Hiçbiri yok. Sosyal medya üzerinden bir kısmı ekli ama samimiyet, yakınlık vs yok hiçbiriyle aramda. Bir tek kişi vardı yakın olduğum ve fırsat buldukça görüştüğüm, o da evlenince artık organik olarak lise ile bağıntılı kimse kalmadı. Üzen bir şey mi, bilmiyorum. Ruh halime göre değişiyor bu. Mesela etrafımda gözlemlediğim kadarıyla çoğu insan daima bir arkadaş grubuna güvenerek hareket ediyor. Sosyal ve sevgi açısından bir dayanak olarak görüyorlar. Hem lise grubu hem de üniversite arkadaş grubu olan biri iki tarafta da özgüvenli oluyor. Çünkü lise olmasa üniversite, üniversite olmasa lise arkadaş grubu var ve bu obalr için bir dayanak.
0
m e b
(03.09.18)
10 yıl olmuş liseden mezun olalı (oha) ve birkaç yıl öncesine kadar gerek İstanbul'da gerekse liseyi okuduğum şehirde denk gelmeye çalışır, 5-10 kişiyi bir araya toplar geyik yapardık da son bir yıldır hiçbiriyle görüşmüyorum.

Benim çevremde çok iyi yerlere gelenden mahalleye bela salana kadar geniş bir yelpaze var. Sanırım yaşla birlikte paylaşım da azalıyor, öncelikler değişiyor. Üniversite grubumdan bile en yakın olduklarımla zar zor görüşüyoruz. Evlenen, yurtdışına giden, mezun olduktan sonra sesi soluğu kesilen derken ayda yılda bir görüşünce mutlu oluyoruz.
0
chicha
(03.09.18)
Ben liseden 10 kişiyle düzenli görüşüyorum. 6 kişilik bir grubumuz var, aramızdan su sızmaz. Herkes farklı dünyalarda farklı işlerde güçlerde şu an ama kopmadık.
0
fırt
(03.09.18)
En yakın arkadaşım liseden, neredeyse her gün konuşuruz onunla. Onun dışında 5 kişilik bir grubumuz var, yurt dışında yaşayanlar olduğu için sık görüşemiyoruz ama iletişimdeyiz sürekli. Lise arkadaşlarımı çok seviyorum.
0
pike
(03.09.18)
hiçbir lise arkadaşımla görüşmüyorum.
facebook'ta hemen hemen hepsi ekliydi. kimisi sonradan çıkardı, kimisi hesabını kapattı/dondurdu. kalanlarla da görüşmüyoruz, sadece ekli olarak duruyorlar :))

bence görüşmeye gerek de yok. lise çok güzeldi, geçti gitti. şimdi bir araya gelsek çok konuşamayız gibi geliyor bana. aradan geçen 10+ seneden fazla zaman içinde hepimiz çok farklı insanlar olduk. tekrar lisedeki uyum olmaz ve bu canımızı sıkacaktır.

geçmişi bırakıp yeni arkadaşlar bulmak lazım.
0
tabudeviren
(03.09.18)
Aramda ülke farkı var, haliyle canlı canlı görüşmeyeli çok oldu. Bir de ben 18 sene önce mezun oldum liseden. Şimdi çoğunluğun ikinci, üçüncü çocuğu var. Bazıları bekar veya yurtdışında falan. Lise dönemim iğrenç değildi ama ta o zamandan “Üniversite başlasa da şu insanları görmek zorunda kalmasam” diye düşünürdüm. Ben de çok ergendim, o halimle bile ortam çok ergen gelirdi. Üniversiteye başlayınca çok rahatladım. Görüşmeye devam ettik ara ara, şimdi doğum günümüzü kutluyoruz Facebook üzerinden. Kayıp 0. Üniversite arkadaşlarımla görülüyorum fırsat oldukça, her geldiğimde görüşüyoruz.
0
aychovsky
(03.09.18)
orta okuldan kalma 9 kisiyiz. herkes baska sehirlerde/ulkelerde baska hayatlar kurdu (evlilik-coluk cocukvs) fakat aktif olarak gorusuyoruz. ayda bir falan da yuzyuze gorusuyoruz (ev gezmesi-disarda muhabbet-yilda bir kere herkesin geldigi kamp organizasyonu-tee kanada'dakini bile gormeye gittik 2-3 kisi)

universitede de 5imiz ayni evdeydik zaten.

herkesin sosyal arkadas cevresi var takilip gorustugu ama en nihayetinde kemik kadro hep ayni. 16 yildir boyle.
0
brkylmz
(03.09.18)
Tabudeviren +1
0
rakicandir
(03.09.18)
liseden grubumuz vardı. 5-6 kişilik bir grup. hala görüşürüz. 5 sene oldu mezun olalı
0
dog day afternoon
(03.09.18)
11 yıl olmuş. Iki kişiyle hala samimiyetim var, gorusuyorum. Ayrı ülkelerde yaşadığımız için iki kere falan görüşebiliyoruz yılda. Ama olan bitenlerden haberdar ediyoruz birbirimizi, ailelerini tanıyorum, yarın yazlıklarına gitsem kimse ''a buf-e kür de kimmiş, niye gelmiş?'' demez.
0
buf-e kür
(03.09.18)
6 yıl oldu mezun olalı. denk geldikçe görüşüyoruz bi 10 15 kişi. aynı şehirdeyken her hafta görüşürdük.
0
glamdr1ng
(03.09.18)
Mezun olalı 8 yıl oluyor, hiçbir lise arkadaşımla görüşmüyorum.
Lisedeyken çok samimi 5-6 kişilik bir grubumuz vardı, hatta 4ümüz aynı üniversitenin aynı fakültesini kazandık. Muhabettimizin sonsuza kadar sürmesi için tüm şartlar oluşmuştu ama ne olduysa bir şekilde ben koptum onlardan. Yıllardır görmedim hiçbirini.
0
cay koy geliyorum
(03.09.18)
2 kisiyle görüşüyoruz. Biriyle uzaktayiz birbirimize ama ayda 2 defa telefonda görüşürüz. Diğeriyle de ayda 1 ya da 2 ayda 1 yoğunlumuza gore bulusuruz.
0
Amaranta ursula
(03.09.18)
bir de şunu söylemek istiyorum: eğer üniversitenin ilk yıllarındaysan, üniversitede kendine iyi bir arkadaş/arkadaş grubu bulamamış ve bu yüzden lisedekileri özlemeye başlamış olabilirsin. eğer böyleyse bu ruh halinden koşarak kaç bu duygudan. yoksa üniversite hayatın berbat geçer.
0
tabudeviren
(03.09.18)
sadece 1 tanesiyle görüşüyorum. 7-8 sene olacak lise biteli. çok şey paylaştık. çok ortak yönümüz var. canımı veririm o ibnetor için, o derece. ama geri kalanı ak koyun olup çıktılar. en son baktım olacak gibi değil silip engelledim hepsini.
0
hemsta
(03.09.18)
@tabudeviren yok yahu mezun olalı 6 yıl oluyor :')
0
🌸yuvarlanantencereninkapagi
(03.09.18)
15 sene olacak mezun olalı. bir 10 kişi falan görüşürüz.
0
passion rules the game
(03.09.18)
Ortak WhatsApp grubumuz var. Her gün bir şeyler yazarız.
0
Traveller
(03.09.18)
dördüyle görüşüyorum. biriyle hemen hemen her gün telefonda ve ortalama haftada bir de yüz yüze. ikisiyle ülkeye uğradıklarında. yılda 1-2, 2 yılda 1-2 gibi sıklıklarla. onun dışında arada birbirimize e-mail ya da kartpostal atıyoruz. sonuncusuyla da saydığım ülke dışındaki arkadaşlardan biri geldiğinde görüşüyorum, onun dışında görüşmüyorum.
0
misterturist
(03.09.18)
9 sene oldu mezun olalı.
Sadece 2 siyle 2 3 ayda denk gelirsek görüşüyorum, biri yakın arkadaşimin sevgilisi her ay görüşüyorum.
Diğer 2 yakın arkadaşim ki en yakinimdilar,tam buldumcuk oldular, son 2 3 yılda baya koptuk ve bir daha bir araya gelmeyi düşünmüyorum.
0
damla sakızlı dondurma
(03.09.18)
lise değil ama ilkokuldan 1, ortaokuldan 3 arkadaşımla haftada minimum 1 kere görüşüyoruz bunlar bekar olanlar, evli olan 2 tanesiyle ayda 1 kere görüşmeye çalışıyoruz. Üni hazırlıktan bir kız arkadaşımla aynı şehirlere geldikçe mutlaka görüşürüz takribi 2 ayda 1. En kısa olanı 12 en uzunu ise 22 senelik arkadaşlarım, dostluk benim için ilk sırada gelir
0
mirty
(03.09.18)
2 tanesiyle telefon ve mesajlasma yoluyla arada gorusuyorum. Nadiren de yuzyuze. Bu ikisi disinda yok, gorusmek isteyecegim yoktu zaten baska.
0
stavro
(03.09.18)
görüşüyorum sayısını bilmiyorum
0
basond
(07.09.18)
(7)

Cigkofte yuksek kalorili bir besin mi?

stavro
Kilo vermeye calisan biri cigkofte yememeli mi?
Kilo vermeye calisan biri cigkofte yememeli mi?
0
stavro
(02.09.18)
Karbonhidrat değeri yüksek. Tadımlık 1 2 tane yiyebilirsin. Fazlası kilo vermeye çalışan birisi için iyi değil.
0
false pretension
(02.09.18)
çoğu endüstriyel olanlarında ketçap'da konulduğu ve ketçabın içinde de şeker olduğu için kilo vermek isteyen birinin kesinlikle yememesi gereken bir besin. ben de zamanında bu hataya düşmüştüm.
0
duyurunun bug'ı
(02.09.18)
ne yediğinizden ziyade neyi ne kadar yediğiniz önemli. kilo vermek isteyen biri çiğ köfte de yiyebilir, abanmamak şartıyla tabii. ha ben çıtır çerez gibi yerim diyosan yapacak bi şey yok alsşkdaf
0
nice tnetennba
(02.09.18)
Cigkofte yemek derken oyle tadimlik 1 lokma falan degil tabii. Oturup bir porsiyon ya da bir durum yemek mesela.
0
🌸stavro
(02.09.18)
yenir bence, gün içinde yediğiniz diğer besinleri dengeleyebiliyorsaniz.

yalnız glisemik indeksi yüksektir. hızlı ve yüksek miktarda insülin uyarımı yapar bu da eşittir yaglanmak.
0
yuvarlanantencereninkapagi
(02.09.18)
obez değilsen arada sırada 1 dürüm gömsen bir şey olmaz bence. ye gitsin.
0
Neill
(02.09.18)
Bulgurun besin degerleri kotu degil ki, niye yenmesin? Potasyum deposu ve 100 gr. kuru bulgurda yaklasik 10 gr protein var. Yagi da cok az.

Karbonhidrat dusmanligi yapan diyetleri gercekci bulmuyorum. Vucudun, beynin neyle calistigi belli. Sonra soruyorlar burada diyetlerinin 3. gününde, "sirf protein agirlikli besleniyorum, ne zaman cheat day yapayim?" diye.

Icine sos adi altinda glikoz surubu basilmamissa, bol yesillikle niye yenmesin? Lavassiz tuketilebilir belki.
0
buf-e kür
(02.09.18)
(21)

gelmiş geçmiş en çekişmeli yiyecek sorusu

Bruce
soğanlı menemen vs. soğansız menemenden bile daha tartışmalı bir soru, asıl bunun anketi yapılmalı ya, neyse.mercimek köftesi mi kısır mı?
soğanlı menemen vs. soğansız menemenden bile daha tartışmalı bir soru, asıl bunun anketi yapılmalı ya, neyse.

mercimek köftesi mi kısır mı?
0
Bruce
(01.09.18)
Cok feci zor bir soru ama kısır demek istiyorum emin olmadan:/
0
Amaranta ursula
(01.09.18)
Mercimek köftesi hiç sevmem kısır çok severim benim için kolay bi seçim oldu
0
pastörizesüt
(01.09.18)
İkisine karşı da hislerim yoğun ama sanırım kısır demek zorundayım
0
cay koy geliyorum
(02.09.18)
ikisini de severim birini bir daha yiyemeyeceksin deseler kısırı eler mercimek köftesiyle devam ederim.
0
hedep
(02.09.18)
mercimek köftesi ama soru menemenden kolay.
0
balik kraker
(02.09.18)
mercimek köftesi bence de alır ama daha çekişmeli soru bence içli köftenin haşlama mı kızartma mı olacağı yönünde (haşlama+1).
0
candanag
(02.09.18)
kısır
daha bugün yedim
0
bana her yer cehennem
(02.09.18)
İkisi de iç'in önünde diz çöküp tövbe eder.
borektarifi.com
0
rakicandir
(02.09.18)
Kısır ama sulu kısır ısırganla yenilen
Gerçi kuru kosor da seviom
0
fasulyek
(02.09.18)
tabii ki kısır.
0
Delay Fuze
(02.09.18)
Kısır ama mercimek köftesi de mükemmel bir şey aslında.
0
ms brownstone
(02.09.18)
Mercimek köftesi
0
halen
(02.09.18)
Mercimek köftesi çok sık yediğim bi şey değil, severim olunca ama alışık değilim yani.

Kısır çok severim.

Çok kolay soru cevap kısır
0
nundu
(02.09.18)
ikisi de leş gibi kokan iğrenç şeyler ama illa tercih etmek zorunda kalsaydım kısır derdim sanırım.
0
der meister
(02.09.18)
İkisini de hiç sevmem. Kerhen kısır diyorum.
0
battal gemalmaz
(02.09.18)
Kısır.
Mercimek köftesini samimi bulmuyorum. Karaktersiz bir şey.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(02.09.18)
10 yıl yemesem aklıma gelmeyecek şeyler. yine de mercimek köftesi bir adım önde. yanında ayran olduğu müddetçe.
0
nice tnetennba
(02.09.18)
limon ve nar eksisi yoksa ikisi de degil.
0
ubi dubium ibi libertas
(02.09.18)
Kısır.

(Menemen soğansız, içli köfte haşlama)
0
hair freak
(02.09.18)
Mercimek koftesi.
Kisir sey gibi, salcali guvercin yemi.
0
stavro
(02.09.18)
Zor soru. Bir vegan olarak ikisini de buldugumda yerim.

Ben masada biraz ugrastiran seyleri daha cok seviyorum. Direkt tencereden aktarmayacaksin da mesela, kendin kombinleyeceksin falan. Mercimek koftesi yemek bu nedenle daha zevkli.
0
buf-e kür
(02.09.18)
(4)

brita tipi su filtreleri

candanag
bu tip su filtreleri buradaki soru-cevaplara baktığım kadarıyla doğrudan içme olarak olmasa da çay-kahve-yemekler için tercih edilebileceği yönünde. doğrudan içmekte sakınca görenlerin diğer kullanım yerlerinde uygun bulmasının altında yatan mantık nedir? Maddi olarak ucuza gelmesi midir? sağlık yön
bu tip su filtreleri buradaki soru-cevaplara baktığım kadarıyla doğrudan içme olarak olmasa da çay-kahve-yemekler için tercih edilebileceği yönünde. doğrudan içmekte sakınca görenlerin diğer kullanım yerlerinde uygun bulmasının altında yatan mantık nedir? Maddi olarak ucuza gelmesi midir? sağlık yönünden damacana ya da plastik şişeler gibi bazı dezavantajları bulundurduğu için biraz ondan biraz bundan mantığı mıdır?
0
candanag
(01.09.18)
Su kaynağınca mikrobu gider mantığı
0
fasulyek
(01.09.18)
Ayrıca biz yumuşak su seven bir milletiz
0
fasulyek
(01.09.18)
Uyari: Daha once de yazmistim birkac kez duyuruda. Brita agir metal ile suyu filtreliyor. Agir metal vucuttan zor atilabilen bir sey ve zararlari saymakla bitmiyor. Ayrintili kan testi yaptirdigimda aluminyum cok cikmisti kanimda, kafa yorunca biraz, bunun britadan kaynakli olacabilecegini dusunduk. Ben sadece cay/kahveye kullanmiyordum bu surecte, belki bir litre kadar da filtrelenmis su tuketiyordum. 1 sene kullanmadim ve normal degerlerde cikti kan tahlilim.

El cevap: Mikrobu vs. filtrelemiyor, sadece tada etki ediyor bu filtre. Ankara´nin sari akan suyunu britadan gecirseniz ne mesela, gecirmeseniz ne... Ancak icilebilir suyun, kirecliyse vs., uygun yumusakliga gelmesini sagliyor.
0
buf-e kür
(02.09.18)
@Buf-e kür araştırmamdan senin dediklerine benzer çıkarım yapmıştım ben de, bu durumda bu sistemi eliyorum, Araştırmamda ters ozmozla ilgili sıkıntıları da görmüştüm ve o da aklıma yatmamıştı, bu konuda ve mevcutsa diğer sistemler hakkında görüşlerini paylaşabilirsen memnun olurum
0
🌸candanag
(02.09.18)
(18)

kahve bir tek bana mi cok pahali geliyor

Crymeariver
simdi efenim; nero'da falan bir latte +sandvic aliyoruz afedersiniz 30 tl tutuyor neredeyse. gitsen ayri, gitmesen ayri. arkadaslarla bulusalim diyorsun hoop hadi starbucksa gidelim hadi nero'ya gidelim. ay sonu hesapliyorum bir ton para gitmis kahveye, atistirmaya. ben artik kendimi ciddi enayi gi
simdi efenim; nero'da falan bir latte +sandvic aliyoruz afedersiniz 30 tl tutuyor neredeyse. gitsen ayri, gitmesen ayri. arkadaslarla bulusalim diyorsun hoop hadi starbucksa gidelim hadi nero'ya gidelim. ay sonu hesapliyorum bir ton para gitmis kahveye, atistirmaya.

ben artik kendimi ciddi enayi gibi hissediyorum ya. yoksa fakirligimden mi boyle oluyor:)) . bir yandan bakiyorsun a101'de insanlar cocuguna ucuz sut almak icin falan siraya giriyor. kendimi b.k gibi hissediyorum. arkadaslarima gitmeyelim cok pahaliya geliyor desem, kimse ayak uydurmuyor. sizin var mi bu konuda cozumleriniz, onerileriniz?

bu arada, kamp sandalyesi ile sahilde kendi kahvemizi yapip icelim dedik ama onda da sikinti cikiyor. ben sandalye tasimam diyen oluyor. cok sicak diyen oluyor vs vs

ps: sacma sapan yazdim, mobildeyim. sicaktan iyice dellendim
0
Crymeariver
(01.09.18)
turkiye'de pahali.
0
baldur2
(01.09.18)
Star varken neroya gitmek senin hatan. Starda 10 tl daha ucuza getirebilirsin.
0
melonsucker
(01.09.18)
pahali evet. insanlar da farkinda ama ortamin cazibesine kapiliyorlar. Sosyal barligiz ya. (suru psikokojisi)
Gecen 26 liraya jacobs 200 gr cozunebilir kahve aldim, beni iki ay goturur. Bi thermos veya stanley termos ve filtre kahve ile de dedigin gibi sahil kenari veya sakin bir yerde kahve icmek daha akla yatkin acidan bence de. Yanina bi de tost yaparsin mis.
0
ben de hayal kurmak istiyorum
(01.09.18)
para biriktirme temalı hemen hemen tüm yazılarda "starbucks'a gitmek yerine kahveyi kendin yapma" örneğini görüyorum. yabancı yazılar bunlar bu arada. o yüzden sanırım global bir problem bu. bir mekana oturma fikri hoş ama orada kahve gibi kolaylıkla yapılabilen, ucuz bir şeyi içip üstüne eşek yüküyle para bırakmak rahatsız ediyor. haliyle bence fakirlik ya da delilik değil bu. biraz tercih meselesi. paran olmayabilir veya vardır ama başka zevklerin için harcamayı tercih ediyorsundur. sende sorun yok bence o yüzden.

@cesario, abi sene 2018 oldu hala şu "markette 1 lira mekanda 6'ya satıyorlar" lafının anlamsızlığını idrak edemediniz. adam orada dükkan işletiyor, bilmem farkında mısın. istediğini ayağına getiriyrlar. günde 10-12 saat bilmem kaç kişi çalışıyor. elektriği, suyu, kirası var. senin de söylediğin gibi marketten alıp bankta yediğinde kimse gelip ekstra 5 lira almıyor. her şeyin yeri ve zamanı var. arkadaşlarınla bankta yersin de ne bileyim daha resmi bir ortamda ya da yeni yeni tanıştığın bir kızla marketten çekirdek alıp da bankta oturmazsın genelde. markette 1, mekânda 6 diyorsun... e ne yapsın mekân sahibi ve çalışanlar, taş mı yesinler?
0
der meister
(01.09.18)
Tabiki gorece pahali. Ama soyle dusunebilirsin. Sadece kahveye degil ortama da para veriyorsun. Al git trzi olsaydi oralar fiyatlar daha farkli olurdu.
0
twelfth
(01.09.18)
Sahile sandayle atıp çay/kahve abur cubur yemek daha mantıklı bana göre de. Ekonomik olarak da değil, daha çok zevk alıyorum.
0
John Bloor
(01.09.18)
@ben de hayal kurmak istiyorum tam benim kafamda. Ben de aynı şeyleri yazacaktım. Ben de kahve tiryakisiyim; ama her şeyi kendim yapmaya çalışıyorum. Termos bardak önemli gidin güzel bir tanesinden alın. Starbucks dan değil ama, onlarınkini önermem.
0
noeldayın
(01.09.18)
eskiden dışarı çıkınca biz de illa çay kahve içmeye bir yere gidiyorduk. artık termossuz adım atmıyorum. çıkıp bir dolanalım diyorsak ya termosa demleme çay koyuyorum ya da filtre kahve. park bahçe deniz kenarında oturuyoruz. baze kek falan da yapıp alıyorum yanımıza.
daha gençken pek sallamiyor insan aman ne uğraşıcam iççeğim bir kahve diyor ama yaş ilerleyince uğraşmak mesele gelmiyor bana kalırsa.
uzun süre sıcak tutan, dökülmeyen iyi bir termos şart.
arkadaşlarınız o kafaya gelmemiş henüz.
0
ozgur bir kusun hatirati
(01.09.18)
Kahveden ziyade ztarbucks vb yerlerdeki o sacma sapan lezzetsiz aptal sandvicler atistirmaliklar pahali. Bir boka da benzemiyor hicbiri.

Kahveyi 1den fazla icemedigim icin pek pahali gelmiyor gelmiyor bana ama o atirmaliklar gereksiz pahali. Ben aciktigim zaman atistirmalikla idare etmeyi seven biri degilim, oturup doyana kadar yemeliyim. Starbucks'ta karnimi doyurmak icin 100tl lik yemem lazim. O paraya et yerim igrenc seyleri yiyip mideme iskence yapacagima. O yuzden pahali.
He kahveye gelince, ben starbucks kahvelerini icemiyorum, tadi kotu geliyor bana ve gidersem chai tea latte icerim genelde. 75kurusa alinan nescafe starbucks'in filtre kahvesinden cok daha guzel bana gore. Bedava versen icmem dokerim o filtre kahveyi.
0
stavro
(01.09.18)
Benzer şeyleri düşünüyorum
Seninkiler yine starbuckçıymış ucuz görece
Daha saçma sapan yemekli bok gibi
Resturantlı yerlere gitmeyi sevmiyorum
Avmlerden de tiksiniyorum.
0
fasulyek
(01.09.18)
Hadi Kahve zincirleri kira, maaş vs ödüyorlar.

Nescafe Xpress fiyatı bu ülkedeki en büyük saçmalıklardan bir tanesi.
0
ihanet kac kisilik
(01.09.18)
bir tek sana çok pahalı gelmiyor sevglil crymeariver. bana da bir süre pahalı geldi ve düğmeye bastım. termos edindim. bugün ilk kez denedik sevgilimle. 1 litre su 2 tane demlik poşet çay mis gibi çay oldu maltepe dolgu alanına gidene kadar.migrostan da peynir,domates,zeytin,helva, kepek ekmeği,2 adet elma. mis gibi kahvaltı oldu.

2. termosu ve 2 tane de sandalye edinip kapital dünyaya olan savaşımı daha da ilerleteceğim.

bu tarz beslenince de sağlıklı oluyor. rahatız etmiyor bu sıcaklarda. kara kışa kadar böyle devam edeceğiz.
0
hemsta
(01.09.18)
Kesinlille haklisin hocam. O arkadaslari degistir, hic komplekse girme, "bana fazla ve aptgalca geliyor bir kahve ve sandvice o kadar para vermek dostlar, kusura bakmayin" de hepsi bu.
0
dougsampson
(01.09.18)
Orta boy sütlü filtre kahve 6,75 lira. Gidip büyük boy cheesecake'li şuruplu bilmemne almazsanız 15 lira tutmaz.

Ekleyeyim: Nero, Starbucks ve türevlerinden yiyecek almıyorum çünkü hakikaten pahalı.
0
yirmisantim
(01.09.18)
düzgün bir espresso makinesi 5-15 bin tl arasında değişiyor. Evde yapmaya kalksan yine maliyet düşük değil.

Düz nescafeyi sütlü yapsan maliyeti bardak başına 2-3 lirayı bulur.
0
gölgede aynı
(01.09.18)
yaninda yiyecek aliyorsunuz diye o kadar pahali geliyor. kahveler yiyeceklere gore gorece daha uygun. yemeginizi onceden evde veya baska yerde yiyip kahve icmeye gidin, ciddi tasarruf olacaktir.
0
orange coffee
(01.09.18)
Kahve pahali bir sey ki zaten. Direkt ticaretten gelen kahvenin 250 gr. 5 Euro. Biraz daha iyi bir blend alsam mesela, 7 Euroya kadar da cikiyor espresso icin. Filtre icin aldigimin kilosu 20 Euro yine. Evde yapiyorum kahvemi cok buyuk oranda ve fiyatlar boyle.

Iyi kahve icin iyi ogutucu, iyi makine vs. derken ciddi masraflar yapiliyor. Her gün french press de icerim ben diyorsaniz oyle olmaz tabii ki.

Ama sizin sorun gordugunuz sey baska. Disarida yemek-icmek ulkede luks bir aktivite. Boyle dusunurseniz hep enayi gibi hissedeceksiniz.

Plastige sarilmis hicbir sandvice, tatliya -acliktan olmuyorsam- para vermem, o parayi hic vermem. Amerikan tipi "kahveciler" benim dikkatimi cekmiyor bu nedenle. Önerim, ücüncü nesilcilere gitmeniz, en azindan farkli seyler denersiniz ya da plastikte atistirmalik almaktan kurtulursunuz.
0
buf-e kür
(01.09.18)
bu sektörden ekmek yiyen biri olarak bildiriyorum: bildiğin enayilik! ayda yılda bir, ya da arkadaş/sevgili ile arada takılmaktan bahsetmiyorum. her gün mekanlara gidenler var.

param olsa, her gün gidip aptal bir mekanda oturmam. lcd'lerde akan acayip güzel doğa görüntülerine bakıyorum ve çalıştığım 9 aydır hemen her gün gelen gruptaki bir elemanın harcamasını hesaplıyorum: yaklaşık 20 bin tl!

deli misin aga sen? bir şişe su 3'tü, 3,50 oldu; meşrubatlar 7,50... oturduğun yer, bir kapalı kutu. çık git dünyayı gez, altın at kenara at da demiyorum bak.

izin günlerimde kendi bütçeme göre "çok" para harcamakla birlikte, yalnızsam;ki genelde yalnızım :) evde yer içerim genelde. yemeği eve söylerim, içkimi evde içerim.

ister tasarruf, isterse de daha faydalı şeylere harcamak gibi nedenlerle, bu "harcama kültürü"nü çok doğru bulmuyorum.

kendi çevresinde "çok para harcar" diye bilinen biri olarak yazdım ayrıca.

@ihanet kaç kişilik, + 1

4,75 nedir hacı ya? bir redbull da aynı.
0
runagain
(02.09.18)
(21)

Sabahları dişlerinizi

nundu
Kahvaltıdan önce mi fırçalıyorsunuz sonra mı? Her ikisinde de fırçalayan ya da hiç fırçalamayan da belirtebilir tabi.Ben sabah uyanınca çok rezil bir ağız tadıyla uyanıyorum muhtemelen kronik geniz akıntısından dolayı. O yüzden kahvaltıdan önce fırçalamazsam yediğimden keyif almıyorum. Eğer kokma po
Kahvaltıdan önce mi fırçalıyorsunuz sonra mı? Her ikisinde de fırçalayan ya da hiç fırçalamayan da belirtebilir tabi.

Ben sabah uyanınca çok rezil bir ağız tadıyla uyanıyorum muhtemelen kronik geniz akıntısından dolayı. O yüzden kahvaltıdan önce fırçalamazsam yediğimden keyif almıyorum. Eğer kokma potansiyeli olan bi şey yediysem kahvaltıdan sonra da fırçalıyorum ama nadir yani. Sizin?
0
nundu
(31.08.18)
Kahvaltı yapmıyorum o nedenle uyanır uyanmaz
0
kablelvuku
(31.08.18)
evde kahvaltı yapmadan fırçalıyorum. ofise gidip kahvaltı yapıyorum. sonrasında fırçalamıyorum. düşününce baya mantıksız.
0
elorelia
(31.08.18)
Sonra.
0
idonthaveatvset
(31.08.18)
Kahvaltıdan sonra fırçalanmalı.
0
thewhitewolf
(31.08.18)
Kahvaltıdan sonra fırçalıyorum.
0
ms brownstone
(31.08.18)
Sabah kalkınca ağız bakım suyuyla gargara yapıyorum, sonra ağzımı duruluyorum. O kötü tat gitmiş oluyor, insanın ağzı ferahlıyor. Kahvaltıdan sonra da dişlerimi fırçalıyorum.
0
i m cool with that
(31.08.18)
ben de senin gibi yapıyorum. ama zarar vermemesi açısından macunu mümkün olduğunca az kullan derim.
0
ocanal
(31.08.18)
Kahvaltıdan önce, direkt uyandığım gibi. Çünkü güzel bir temizlik hissi veriyor.

Evde kahvaltı yapmıyorum, kahve içip çıkıyorum. Kahveden sonra dişlerimi fırçalamak istemiyorum :( Seviyorum o bazılarının sevmediği ağızda kalan tadı/kokuyu. Dışarıda kahvaltı ettikten sonra fırçalıyorum.
0
buf-e kür
(31.08.18)
hem kahvaltıdan önce hem kahvaltıdan sonra
0
turkuaz
(31.08.18)
Tabiiki önce. Sonra diyenlere bakma.
0
caletti
(31.08.18)
Sabah uyanınca fırçalıyorum ilk. Sonra ofise gelip kahve içiyorum, yine fırçalıyorum. Ağızda kalan kahve tadını sevmiyorum.
İşe gitmiyorsam kahvaltı yapıp öyle fırçalarım.
0
pike
(31.08.18)
Uyanınca fırçalıyorum.
0
hernezıkkımsa
(31.08.18)
Kahvaltıyı geç yapacaksam uyanınca fırçalarım ve ağız suyu ile ağzımı çalkalarım. Kahvaltıyı hemen yapacaksam sonra fırçalarım ve ağız suyu kullanmam. Yatarken ağız suyu kullanmak sabah kalktığınızda oluşan kötü hissi ve kokuyu engelliyor.
0
tahin pekmez yoğurt
(31.08.18)
sonra.
dişçiden geliyorum. kahvaltıdan sonra dedi.
0
lesmiserables
(31.08.18)
Kahvaltiyi evde yapacaksam, kahvaltidan sonra. Kahvaltilik zaman kalmadiysa evden cikmadan once. Iste de macun ve fircam var, ogunlerden sonra fircaliyorum.
0
aychovsky
(31.08.18)
önce.
sonra aynen sizin gibi yapıyorum. kokackokacak bir şey yediysem bir de sonra fircaliyorum. ağzıma da bir sakız atıyorum. değilse güne devam akşam yatmadan önce bir kez daha
0
balik kraker
(31.08.18)
Önce
0
datnet
(31.08.18)
Gece uyumadan önce 1 çay kaşığı karbonatı 1 çay bardağı ılık suda karıştırıp gargara yaparsanız hem ağız kokusunu yok edebilirsiniz hem de dişlerinizi bakterilerinden arındırırsınız.
0
levent bilgen
(31.08.18)
kahvaltıdan sonra fırçalarım.
0
pangea
(01.09.18)
Önce. Benim doktor da dedi ki önce fırçala ki agzinda olusan bakteriler midene gitmesin
0
sen nasıl bir insansın
(13.10.18)
İkisi de.
0
sopiro
(13.10.18)
(17)

sözlükte neden veganlara karşı alaycılık ve düşmanlık var?

lionel andres
ekşideki en anlam veremediğim konulardan biri.
ekşideki en anlam veremediğim konulardan biri.
0
lionel andres
(31.08.18)
Herkese var.

Ikincisi ulkede bu bilmeden tanimadan dusmanlik var. Eger nufusun yuzde 95'i vegan olsaydi, eminim ayni kitle hic sorgulamadan et yiyenlere saldiracakti. Kim nasil yasiyorsa herkes ayni sekilde yasasin istiyor. Kimse kendi secimlerini sorgulamiyor, daha da kotusu baskalarinin ozel yasaminda ne yaptigina, ne ictigine, hatta vegan dusmanliginda ne yemedigine karismada kendinde hak goruyor.

Aslinda umursamasak cok daha mutlu olucaz.
0
Traveller
(31.08.18)
argümanlarında yalan - yarım bilgiye bu kadar çok yer verip de bu kadar fanatik olan herhangi bir grupla karşılaşınca bu durum genelde komiğime gider. veganlara özel bir durum değil. aynı şekilde dini tarikatlerle de dalga geçerim - ki veganların kategorik olarak farklı bir yerde olduğunu düşünmüyorum.
0
zgrydn
(31.08.18)
sozluk 10 sene evvele kadar turkiye ortalamasinin ustu bir kultur ve sosyal yapidan besleniyordu, turkiye'deki kulturel cokus sozlugu de etkiledi, 3. dunya fikirleriyle dolu sacmasapan bir yer oldu cikti, herhangi bir farkliliga karsi sozlukte makul bir tavir goremezsiniz, sadece gundemi takip etmek icin bir arac olabilir yer yer...
0
hewit
(31.08.18)
allağa tapar gibi vegan rolmodellerine tapıyorlar falan böyle ne derse inanıyorlar bi de çok saldırgan oluyorlar bi de fena şovmen oluyorlar.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(31.08.18)
bence işin içinde vicdan saldırganlığı da var, diğer sebeplerle birlikte. aslında kuzuları seven insanlar "madem kuzu seviyorsun niye yiyorsun, yazık değil mi kanları akıyor ağlıyorlar :((" gibi iç karartıcı şeyleri gördükçe bir yandan vicdanen huzursuz hissediyorlar ve bununla savaşmak adına kendilerini bu duruma sokanlara saldırgan yaklaşıyorlar. niye vegan olmadıkları sorusuna kendini ikna etmeye yetmeyecek yanıtları olanlar ve bu durumla yüzleşemeyecek kadar "mantıksız" olanların saldırgan tutum takındığını, olaya daha kendinden emin yaklaşanların dalga geçmeyi tercih ettiğini düşünüyorum. herkes için geçerli değil ama bu şekilde davrananlar da vardır.
0
Bruce
(31.08.18)
Hocam neye karşı saldırganlık yok ki artık? Kimse kimseyi kabullenemiyor, her düzeyde ve her platformda kutuplaştık artık.
0
black holes in the sky
(31.08.18)
Karikatürize bir veganlığa karşı anladığım kadarıyla o düşmanlık. ama kötü tarafı zaten o tavra karşı savunma yapanların kendileri de karikatür.

Sözlükte değil de bizzat şunu diyen birkaç vegan ile muhatap olmuştum:

- Eti tutku da veganmış.

Şimdi bunun üzerine ciddi argümanlar kuran karikatürlere ancak düşmanlık edilir.

Diğerlerini bilemem. Ancak vegan kek vegan süt peşinde kosanlara ne denebilir bilemiyorum. Kaldı ki aşina olduğum kadarıyla endüstriyel sisteme yönelik bir tavır olarak ortaya çıkmış bir şey veganizm. Kendi piyasası ve endüstrisi, onun müşterileri falan olunca bir moda akımindan farksız oluyor.

Hal böyleyken ben de düşmanlığı anlayamıyorum, çünkü düşmanlığı bırak alay etmeye tenezzül bile etmem şahsen. Ne ugrascan yani.
0
dafaisss
(31.08.18)
Benzer düşmanlık kadınlara karşı da var. Doğrudan hakaret etmiyorlar ama x yapan kadın, y yapan kız, t'yi seven İzmirli kız diye iğrenç başlıklar var! Erkeklerle ilgili en iğrenç başlıkları sadece x seven erkek merictir seklinde. Yani erkeklere hakaret de yine kadınsı olma üzerine. Şimdi ülkenin yarisina karşı bu kadar anlayışsız olan eğitimli eğitimsiz bu cahil kesime, nefret etmeden hakaret etmeden önce bir tanışın hayatınızda kaç tane vegan gördünüz diye sorsam anlayacaklar mı? Ben umitsizim.
0
Traveller
(31.08.18)
Kendi çocuklarına ve evcil hayvanlarına et ve süt ürünleri, hayvansal gıdalar yedirmeyip onların sağlıklarıyla ve beyin gelişimleriyle oynadıkları ve sağlıklarını tehlikeye attıkları yönünde haberler okuduktan beri benim de veganizme karşı antipatim var. İnsanların sadece kendilerini ilgilendiren her türlü düşünce davranış ve fantezilere saygım var ama eğer üçüncü kişilere zararları dokunuyorsa orada durmak gerekir. Alay ya da düşmanlık seviyesinde değil ama gözümde AKP neyse veganlık da onun bir seviye aşağısıdır. En az fanatik dindarlık kadar tehlikelidir. İnsanlığın evrimsel olarak gelişim sürecine yapılan vurulmak istenen bir darbedir abartmak gerekirse.

www.bbc.com
onedio.com
0
siyah giyen adam
(31.08.18)
Vegan olduğu için kat von d, çocuğuna gerekli aşıları yaptırmayacakmış. Veganlık benim için bitmiştir.

Dalga geçmiyorum, hakaret de etmiyorum ama veganla konuşmak çok zor ya. Vegan arkadaşım elini kırdı, 3 ay geçti iyileşmedi, doktor bırakacaksın veganlığı, et yiyeceksin olmaz böyle dedi, hakkaten eti yedi iyileşme süreci başladı dedi doktor ve 20 günde iyileşti. başka bi arkadaşımın vitaminsizlikten kirpikleri dökülüyordu, bırakınca o da geçti hatta duygu özaslan da böyle bi sorundan bahsetmişti sanırım. Bunları söyleyince hep de o beslenmeyi bilememiştir diyorlar. :/

Neyse “cinayete ortak olmayalım” diyorlar tamam çok güzel ama “sağlık için veganlık daha iyi”, “insanların et yemesi gerektiği bir yalan”, “çocuğum aşısız da iyi olabilir tabiiki çünkü veganlık” işte bunları duyunca aşırı sinirleniyorum. Bence veganların geneli makul insanlar değil, çok uçtalar ve o uca gitmek istemiyorsun diye bi anda sana inanılmaz laflar edebiliyorlar. Hayatımda heralde anlaşamayacağım tek insan tipi olabilir.
0
ekaterina
(31.08.18)
Sözlükte çok sıksak "sözlükte neden veganlara karşı alaycılık ve düşmanlık var?" Diye soranlara düşman bile bulunur.
0
rakicandir
(31.08.18)
Argumanlari komik geldiginden.
Yoksa canli oldurmemesi icin omur boyu brokoli ile beslenmek buyuk erdem, buna lafimiz yok. O yonden ciddi saygim var.
0
stavro
(31.08.18)
çüzkü her şeye karşı bir alaycılık ve düşmanlık var. herkes kendini bir halt sanıyor.
0
suicides underground
(31.08.18)
Veganlar kendilerini en doğru, kalan herkesi düşman bellediği ve kendilerinden olmayanlara yaptıkları çağrılarda bile saldırgan bir dil kullandıkları için olabilir mi?

Menopoz teyze gibi sürekli bir gerilim hakim çok büyük bir kısmında ve çok itici geliyor bu durum bana. Muhatap olmak istemediğim için he he diyorum kapatıyorum konuyu.

Sözlük özelinde ise her şeye düşmanlık, alay var. O başka bir oturumun konusu.
0
chicha
(31.08.18)
Çünkü yanlış bir beslenme yöntemini tek doğru gibi savunup kalan herkese yamyam, leşçi gibi sıfatlar takmaları ve çoluk çocuk, kedi köpek vs bu saçmalığa alet etmeleri.
0
nundu
(31.08.18)
Oldurmek ve siddet uygulamak ya da uygulatmak, hayvani zorla hamile birakmak, yasam alanini kisitlamak ve kolelestirmek "KISISEL TERCIHIM BNM CNM" olamaz diyenlere düsmanlik var. Yani hakkin yok diyor, bu senin secimin olamaz, olmamali diyor 3 ogun tukettigin, yemek olarak gordugun "seyler" icin. Bu da rahatsiz edici oldukca.

Lifestyle veganlarin cok hedef olacagini dusunmuyorum... Cünkü onlar "benim kisisel tercihim boyle.", "sen istersen süt kuzusu ye, ben bir salata alayim bari..." deyip etliye sütlüye dokunmuyorlar. Onlarla ancak "he he he proteini az bunun." diye dalga gecilir.

Ek: Akli basinda argumanlar degil cocuk ve bebekleri ebebeynlerin "kendi isteklerine gore beslemeleri". Herkesin annesi babasi boyle yetistiriyor cocugunu. Anneannem Cerkes dedem yuzunden, onun kulturunden oyle gordugunden, bize balik yedirtmedi. Kimse kalkip anneanneme "torunlarinda omega bilmemkac eksik olur." ya da "Bu cocuklari OMEGASIZLIKTAN oldureceksin." demedi. Yemek sadece yemek degildir, sosyo-kültüreldir. Bazi seyler sofraya konmaz. Bu böyledir.
0
buf-e kür
(31.08.18)
Burada sanki bicok kisi mesaji yanlis anlamis:

Veganlik neden yanlis buna oneride bulunun dememis konuyu acan.

Asil konu sozlukte neden dusmanlik var?
0
Traveller
(31.08.18)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.